14-05-2008, 18:53
[/align][/b][/color][/size][size=medium][color=#FFC0CB][b][align=center]
ı.
bir ölünün cesedine gömülürsek eğer
morgların adresini ezbere bilenler
bozacak rüyamızı
…/sus işte kaldırım taşlarına
bir tarafı denizdir oysa rüyaların
hangi geceden kaçmışsam şayet
tut ve oturt ocağına
harâmîler talan etmeden
kesik nöbetler sarar çorağımı
nöbetleşe yağmurların sevincinde
ellerime dokunan yeminlerin
haddi vardır gözlerinde sevdiğim
bırak ölgünce yaşasın sesim
susmak susmak değildir ki
sevincin olmadan.
ıı.
…/düş atacağım birazdan. saracak terennüm
ıslak seyirlerin ardında mahpushane çökecek
duvarları bir isyanın haddidir…/su işte
hayat ver gözlerinin membaıdır denizler
korkulu rüyaların adına iliştir
yalnızlığın heyetine ‘tam yalnızlık’ dedirten
aheste sükûtumu açtır kucak dolusu sevgilere
anlağına değsin sevdiğim… daha da beterim
sözlerinde kaç haremi yerleşti
kaç günün sabrına iliştirdin yetimleri
hangi mahrumiyette yittin sevdiğim
hasret ocaklarından gurbete düşerken
kaçıncı sessizliğim oturdu kulaklarına
ııı.
…/bilmelisin… sus biraz, kalabalıklar kaçarken
aydınlığın meşalesini hangi gün taşıyacak
tutsak güvercinlerin mâteminde, yokluğun kadar
içime kim dinletecek intizar yangınlarını
dokun sevdiğim, kaçamak bakışlarını otağıma
yerleşkesini yapıp kurulsun hasretine
rakkas kesilsin ateşine düşen pervane
ne dem, müstehak işve, naz yapma
ateşin içinden çıkmış bir dumanım
sevdiğim ve de sen, gezinirken serinliğimde
içimin bayramında kaç pâre top
kaçıncı sirtoda şen, nakaratında gizem
mahşer edecek, gün tanzim ederek
ebede gidecek.
ıv.
…/s… biraz yaklaşsın, içimin harında grizu
su biraz neşe ve getir ocağıma
baharın şarkısında sen
gönlüme kement at sıcaklığı
kıştır, mahrum bırakma ateşi
merhametinle inkişaf
tanıt kendini âleme.
seyrinde suluğuma erdir sevdiğim
vuslat olsa, firâkında anlat kendini.
...
ı.
bir ölünün cesedine gömülürsek eğer
morgların adresini ezbere bilenler
bozacak rüyamızı
…/sus işte kaldırım taşlarına
bir tarafı denizdir oysa rüyaların
hangi geceden kaçmışsam şayet
tut ve oturt ocağına
harâmîler talan etmeden
kesik nöbetler sarar çorağımı
nöbetleşe yağmurların sevincinde
ellerime dokunan yeminlerin
haddi vardır gözlerinde sevdiğim
bırak ölgünce yaşasın sesim
susmak susmak değildir ki
sevincin olmadan.
ıı.
…/düş atacağım birazdan. saracak terennüm
ıslak seyirlerin ardında mahpushane çökecek
duvarları bir isyanın haddidir…/su işte
hayat ver gözlerinin membaıdır denizler
korkulu rüyaların adına iliştir
yalnızlığın heyetine ‘tam yalnızlık’ dedirten
aheste sükûtumu açtır kucak dolusu sevgilere
anlağına değsin sevdiğim… daha da beterim
sözlerinde kaç haremi yerleşti
kaç günün sabrına iliştirdin yetimleri
hangi mahrumiyette yittin sevdiğim
hasret ocaklarından gurbete düşerken
kaçıncı sessizliğim oturdu kulaklarına
ııı.
…/bilmelisin… sus biraz, kalabalıklar kaçarken
aydınlığın meşalesini hangi gün taşıyacak
tutsak güvercinlerin mâteminde, yokluğun kadar
içime kim dinletecek intizar yangınlarını
dokun sevdiğim, kaçamak bakışlarını otağıma
yerleşkesini yapıp kurulsun hasretine
rakkas kesilsin ateşine düşen pervane
ne dem, müstehak işve, naz yapma
ateşin içinden çıkmış bir dumanım
sevdiğim ve de sen, gezinirken serinliğimde
içimin bayramında kaç pâre top
kaçıncı sirtoda şen, nakaratında gizem
mahşer edecek, gün tanzim ederek
ebede gidecek.
ıv.
…/s… biraz yaklaşsın, içimin harında grizu
su biraz neşe ve getir ocağıma
baharın şarkısında sen
gönlüme kement at sıcaklığı
kıştır, mahrum bırakma ateşi
merhametinle inkişaf
tanıt kendini âleme.
seyrinde suluğuma erdir sevdiğim
vuslat olsa, firâkında anlat kendini.
...