07-09-2006, 14:05
ßunLar Sadece BisLere Has oSeLLikLer ßir ßaşkadir ßenim memLeKetim,.
*Arabalarin arkasına veya camına "sollama beni sollarim seni" gibi yazılar,bilhassa dolmusLarda olmak üzere sevilen sanatcının resmini koymak ve adetmiş gibi ferdi tayfur,ibrahim tat. orhan gencebay'dan baska sanatcı dinLememek..
*Yürüyüş veya dolaşma esnasında eline tesbih, deynek, sopa, vb.almak.
*"Devletin malı deniz yemeyen keriz" anlayışı....
*Amca, hala, dayı, teyze, görümce, kayınço, enişte, elti, bacanak, kaynana, kayınpeder, baldız, yenge, amcaoğlu, halaoğlu, dayıoğlu, vb. gibi akrabalık terimleri.
*Gelin - Kaynana çekişmesi.
*Sigarayı çoraba veya kulak arkasına koymak.
*Kurufasulye - pilav - cacık, at - avrat - silah, devlet - mafya - polis, kavun - beyaz peynir - rakı, Metin - Ali - Feyyaz, Karpuz peynir - ekmek, vb. gibi üçlemeler.
*Yabancı dil öğrenirken önce küfürleri öğrenmek, yabancılara Türkçe öğretirken önce küfürleri öğretmek.
* Yolculuk esnasında yanındakine “Yolculuk nere hemşerim?” diye sorarak muhabbete başlamak
*Bir işe başvururken muhtardan onaylı ikametkah, fotoğraf, nüfus cüzdanı sureti, noterden onaylı diploma fotokopisi, askerlik belgesi, vb. gerekmesi.
*Otobüs, uçak, hastane, vb. gibi cep telefonu kullanmanın yasak olduğu yerlerde gizli gizli cep telefonu ile konuşmak.
*Büyüklerin “Biz sizin yaşınızdayken...” diye başlayan serzenişleri.
*Düğünlerdeki takı merasimleri.
*“Hamili kart yakınımdır!”
*Yüzsüzce rüşvet istedikten sonra abartıp “Helal et!” demek.
*Paraları cüzdana veya cebe koyarken Atatürklerin aynı tarafa gelmesine dikkat etmek.
*Düğün, lokanta, vb. gibi yerlerde masaları birleştirerek oturmak.
*“Senin paran burda geçmez!” deyip karşıdakinin eline sarılmak.
*“Nerelisin?” sorusuna cevap aldıktan sonra otomatikman “içinden mi?” diye sormak.
*Çırak - kalfa - usta ilişkisi.
*Kendini tanıttıktan sonra diğer yarışmacı arkadaşlara başarılar dilemek.
*Ortaokul ve lisedeki anı - hatıra defterlerine yazarken “bana kalbin kadar temiz bu sayfayı ayırdığın için...” diye başlamak.
*Ütü ütülemek, su sulamak, boya boyamak, uyku uyumak, yangın yanması, ölü ölmesi, vb. gibi dumur yaratan deyimler.
*“Geldiniz mi?” veya “Siz mi geldiniz?” gibi gereksiz sorular. “Kim o?” sorusuna “Ben!” diye cevap vermek.
*Neredeyse herkese, herseye takma isim bulmak.
*Misafir gelince hemen çay suyu koymak.
*Büyüklerin yanında sigara - içki içmemek, bacak bacak üstüne atamamak.
*Mektuplarda “büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden” öpüp, “kestane kebap, acele cevap” beklemek.
*Japonları kastederek “Adamlar yapmış abi!” demek.
“Bizim askerdeyken bir çavus vardı...” diye başlayan askerlik anıları.
*“Geldiniz mi?” veya “Siz mi geldiniz?” gibi gereksiz sorular. “Kim o?” sorusuna “Ben!” diye cevap vermek
*Telefonu açan kişiye kendini tanıtmadan “Orası neresi?” veya “Sen kimsin?” gibi sorular sormak.
*Düğünlerde, eğlencele rde, toplantılarda, vb. içip içip olay çıkartmak.
*Arabalarin arkasına veya camına "sollama beni sollarim seni" gibi yazılar,bilhassa dolmusLarda olmak üzere sevilen sanatcının resmini koymak ve adetmiş gibi ferdi tayfur,ibrahim tat. orhan gencebay'dan baska sanatcı dinLememek..
*Yürüyüş veya dolaşma esnasında eline tesbih, deynek, sopa, vb.almak.
*"Devletin malı deniz yemeyen keriz" anlayışı....
*Amca, hala, dayı, teyze, görümce, kayınço, enişte, elti, bacanak, kaynana, kayınpeder, baldız, yenge, amcaoğlu, halaoğlu, dayıoğlu, vb. gibi akrabalık terimleri.
*Gelin - Kaynana çekişmesi.
*Sigarayı çoraba veya kulak arkasına koymak.
*Kurufasulye - pilav - cacık, at - avrat - silah, devlet - mafya - polis, kavun - beyaz peynir - rakı, Metin - Ali - Feyyaz, Karpuz peynir - ekmek, vb. gibi üçlemeler.
*Yabancı dil öğrenirken önce küfürleri öğrenmek, yabancılara Türkçe öğretirken önce küfürleri öğretmek.
* Yolculuk esnasında yanındakine “Yolculuk nere hemşerim?” diye sorarak muhabbete başlamak
*Bir işe başvururken muhtardan onaylı ikametkah, fotoğraf, nüfus cüzdanı sureti, noterden onaylı diploma fotokopisi, askerlik belgesi, vb. gerekmesi.
*Otobüs, uçak, hastane, vb. gibi cep telefonu kullanmanın yasak olduğu yerlerde gizli gizli cep telefonu ile konuşmak.
*Büyüklerin “Biz sizin yaşınızdayken...” diye başlayan serzenişleri.
*Düğünlerdeki takı merasimleri.
*“Hamili kart yakınımdır!”
*Yüzsüzce rüşvet istedikten sonra abartıp “Helal et!” demek.
*Paraları cüzdana veya cebe koyarken Atatürklerin aynı tarafa gelmesine dikkat etmek.
*Düğün, lokanta, vb. gibi yerlerde masaları birleştirerek oturmak.
*“Senin paran burda geçmez!” deyip karşıdakinin eline sarılmak.
*“Nerelisin?” sorusuna cevap aldıktan sonra otomatikman “içinden mi?” diye sormak.
*Çırak - kalfa - usta ilişkisi.
*Kendini tanıttıktan sonra diğer yarışmacı arkadaşlara başarılar dilemek.
*Ortaokul ve lisedeki anı - hatıra defterlerine yazarken “bana kalbin kadar temiz bu sayfayı ayırdığın için...” diye başlamak.
*Ütü ütülemek, su sulamak, boya boyamak, uyku uyumak, yangın yanması, ölü ölmesi, vb. gibi dumur yaratan deyimler.
*“Geldiniz mi?” veya “Siz mi geldiniz?” gibi gereksiz sorular. “Kim o?” sorusuna “Ben!” diye cevap vermek.
*Neredeyse herkese, herseye takma isim bulmak.
*Misafir gelince hemen çay suyu koymak.
*Büyüklerin yanında sigara - içki içmemek, bacak bacak üstüne atamamak.
*Mektuplarda “büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden” öpüp, “kestane kebap, acele cevap” beklemek.
*Japonları kastederek “Adamlar yapmış abi!” demek.
“Bizim askerdeyken bir çavus vardı...” diye başlayan askerlik anıları.
*“Geldiniz mi?” veya “Siz mi geldiniz?” gibi gereksiz sorular. “Kim o?” sorusuna “Ben!” diye cevap vermek
*Telefonu açan kişiye kendini tanıtmadan “Orası neresi?” veya “Sen kimsin?” gibi sorular sormak.
*Düğünlerde, eğlencele rde, toplantılarda, vb. içip içip olay çıkartmak.