21-10-2006, 21:54
Nâzım ve Yaşar Kemal’e de Nobel!
Yazar Hıfzı Topuz, “Nâzım Hikmet ve Yaşar Kemal’in de Nobel Edebiyat Ödülü almasını isterdim” dedi.
Hıfzı Topuz
NTV-MSNBC VE AJANSLAR
Güncelleme: 15:06 TSİ 20 Ekim 2006 Cuma
ADANA - Adana Kitapsan’ın düzenlediği imza gününde, Orhan Pamuk’un Nobel Edebiyat Ödülü almasıyla ilgili bir soru üzerine Topuz, Pamuk’un okuyucusu olmadığını, ancak bir Türk yazarın ödül almasının sevindirici olduğunu söyledi. Hıfzı Topuz, “Nâzım Hikmet ve Yaşar Kemal de bu ödülü hak etmişti, onların da bu ödülü almasını isterdim” diye konuştu.
PAMUK ÖDÜLE NASIL UZANDI?
Nobel Edebiyat Ödülü’nün bu yılki sahibi 12 Ekim Perşembe günü Türkiye saatiyle 14.00’te İsveç’in başkenti Stockholm’de açıklandı.
Şans tanınan isimler arasında Suriyeli şair Adonis, Çek yazar Milan Kundera ile ABD’li Philip Roth’un da bulunduğu ödül, Türk edebiyatçı Orhan Pamuk’a değer bulundu. Pamuk böylece 1 milyon 360 bin dolarlık ödülün de sahibi oldu.
Orhan Pamuk’un ‘Kara Kitap’, ‘Yeni Hayat’, ‘Sessiz Ev’, ‘Benim Adım Kırmızı’, ‘Kar’ ve ‘İstanbul’ adlı kitapları onlarca dilin yanı sıra İsveççe’ye de çevrilmiş bulunuyor.
İsveç Akademisi, Pamuk’un romanlarını “kültürler arası çatışmaları gideren semboller” yaratan metinler olarak tanımladı. Akademi’den yapılan açıklamada, “Pamuk, İstanbul kentinin melankolik ruhunu yeniden yakalamak için, kültürler arası mevcut çatışmaları uzlaştıran yeni semboller yarattı” denildi.
Akademi, Pamuk’un “Geçmiş-bugün, Doğu-Batı, Laiklik-İslam gibi karmaşık ikilemleri, iki kıtada yer alan İstanbul’un renkli insan portresi üzerinden çözümlediğini, romanlarında kent, aile, zaman ve ego kavramlarını ustalıkla harmanlayarak, İstanbul’u, tarihle bugünü barıştıran bir sahneye dönüştürdüğünü vurguladı.
İsveç Akademisi’nin yayımladığı açıklamada Pamuk’un ailesinde Osmanlı geleneklerinden Batılı hayat tarzına geçişi yaşadığını ve romanlarının bu biyografik elementi estetik bir şekilde aktardığı vurgulanıyor. İsveç Akademisi, Pamuk’un aile ve kuşak temelli söylemini yine Nobel ödüllü Alman yazar Thomas Mann’a benzetiyor.
Pamuk, Şubat 2005’te Das Magazin adlı bir İsviçre dergisine verdiği röportajında, Türkiye’nin geçmişindeki iki ciddi sorunla yüzleşmekten kaçındığını ifade etmişti.
Pamuk, sözde Ermeni soykırımı ve Güneydoğu’daki terörü kastederek, “Bu topraklarda 1 milyon Ermeni ve 30 bin Kürt öldürüldü” demişti. Bu sözleri üzerine Pamuk hakkında soruşturma açılmış, ancak beraat etmişti.
Uluslararası haber ajansları, Pamuk’un Nobel Ödülü almasıyla Fransız Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımını inkarı suç sayan yasayı onaylamasının ironisi olarak niteliyor.
Nobel ödülüyle birlikte Pamuk’un uluslararası itibarı yükselecek, kitapları yurtdışında daha yüksek satış rakamlarına ulaşacak.
Pamuk, 1 milyon 360 bin dolarlık para çeki ve bir madalyadan oluşan ödülünü İsveç’in başkenti Stockholm’de, Alfred Nobel’in ölüm yıldönümü olan 10 Aralık’ta yapılacak bir törenle alacak.
Yazar Hıfzı Topuz, “Nâzım Hikmet ve Yaşar Kemal’in de Nobel Edebiyat Ödülü almasını isterdim” dedi.
Hıfzı Topuz
NTV-MSNBC VE AJANSLAR
Güncelleme: 15:06 TSİ 20 Ekim 2006 Cuma
ADANA - Adana Kitapsan’ın düzenlediği imza gününde, Orhan Pamuk’un Nobel Edebiyat Ödülü almasıyla ilgili bir soru üzerine Topuz, Pamuk’un okuyucusu olmadığını, ancak bir Türk yazarın ödül almasının sevindirici olduğunu söyledi. Hıfzı Topuz, “Nâzım Hikmet ve Yaşar Kemal de bu ödülü hak etmişti, onların da bu ödülü almasını isterdim” diye konuştu.
PAMUK ÖDÜLE NASIL UZANDI?
Nobel Edebiyat Ödülü’nün bu yılki sahibi 12 Ekim Perşembe günü Türkiye saatiyle 14.00’te İsveç’in başkenti Stockholm’de açıklandı.
Şans tanınan isimler arasında Suriyeli şair Adonis, Çek yazar Milan Kundera ile ABD’li Philip Roth’un da bulunduğu ödül, Türk edebiyatçı Orhan Pamuk’a değer bulundu. Pamuk böylece 1 milyon 360 bin dolarlık ödülün de sahibi oldu.
Orhan Pamuk’un ‘Kara Kitap’, ‘Yeni Hayat’, ‘Sessiz Ev’, ‘Benim Adım Kırmızı’, ‘Kar’ ve ‘İstanbul’ adlı kitapları onlarca dilin yanı sıra İsveççe’ye de çevrilmiş bulunuyor.
İsveç Akademisi, Pamuk’un romanlarını “kültürler arası çatışmaları gideren semboller” yaratan metinler olarak tanımladı. Akademi’den yapılan açıklamada, “Pamuk, İstanbul kentinin melankolik ruhunu yeniden yakalamak için, kültürler arası mevcut çatışmaları uzlaştıran yeni semboller yarattı” denildi.
Akademi, Pamuk’un “Geçmiş-bugün, Doğu-Batı, Laiklik-İslam gibi karmaşık ikilemleri, iki kıtada yer alan İstanbul’un renkli insan portresi üzerinden çözümlediğini, romanlarında kent, aile, zaman ve ego kavramlarını ustalıkla harmanlayarak, İstanbul’u, tarihle bugünü barıştıran bir sahneye dönüştürdüğünü vurguladı.
İsveç Akademisi’nin yayımladığı açıklamada Pamuk’un ailesinde Osmanlı geleneklerinden Batılı hayat tarzına geçişi yaşadığını ve romanlarının bu biyografik elementi estetik bir şekilde aktardığı vurgulanıyor. İsveç Akademisi, Pamuk’un aile ve kuşak temelli söylemini yine Nobel ödüllü Alman yazar Thomas Mann’a benzetiyor.
Pamuk, Şubat 2005’te Das Magazin adlı bir İsviçre dergisine verdiği röportajında, Türkiye’nin geçmişindeki iki ciddi sorunla yüzleşmekten kaçındığını ifade etmişti.
Pamuk, sözde Ermeni soykırımı ve Güneydoğu’daki terörü kastederek, “Bu topraklarda 1 milyon Ermeni ve 30 bin Kürt öldürüldü” demişti. Bu sözleri üzerine Pamuk hakkında soruşturma açılmış, ancak beraat etmişti.
Uluslararası haber ajansları, Pamuk’un Nobel Ödülü almasıyla Fransız Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımını inkarı suç sayan yasayı onaylamasının ironisi olarak niteliyor.
Nobel ödülüyle birlikte Pamuk’un uluslararası itibarı yükselecek, kitapları yurtdışında daha yüksek satış rakamlarına ulaşacak.
Pamuk, 1 milyon 360 bin dolarlık para çeki ve bir madalyadan oluşan ödülünü İsveç’in başkenti Stockholm’de, Alfred Nobel’in ölüm yıldönümü olan 10 Aralık’ta yapılacak bir törenle alacak.