13-02-2007, 09:40
13/02/2007
KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs Rum Kesimi’nin Akdeniz’de petrol arama girişimine ilişkin, "Annan Planı’nı yapanlar bu petrol işini biliyorlardı" dedi.
Denktaş, Türk Kalp Vakfı’nca düzenlenen toplantıda "Milli Davamız Kıbrıs" konulu konferans verdi.
AB’nin, Kıbrıs sorununu, Türkiye’nin önüne ön koşullardan biri olarak sürdüğünü anlatan Denktaş, "Size ucu açık bir yol veriyorlar. 15 yıllık bir yol... Ama peşinat istiyorlar. Peşinat Kıbrıs" diye konuştu.
Atatürk’ün "Kıbrıs düşman elindeyse Türkiye’nin ikmal yolları tıkalıdır" dediğini ifade eden Denktaş, Ada’daki Türklerin hakları teyit edilmeden "birleştik, uzlaştık" diye bir anlaşmaya imza atılırsa bu durumun gerçekleşeceğini, ayrıca Türkiye’nin hava sahasının da daralacağını söyledi.
Rauf Denktaş, "(Kıbrıs meselesi hamasetle halledilmez akılla halledilir) diyorlar. İşte aklı söylüyoruz" dedi.
Rum idaresinin "Tabii kaynaklar devletindir" dediğini, "devlet" olarak da kendisini kastettiğini dile getiren Denktaş, tabii kaynaklardan Türkler’in haklarına düşenler konusundaki görüşlerini ise "Ermeniler gibi Türkler de bizim azınlığımızdır. Biz ne verirsek onu alacaklar" şeklinde açıkladığını ifade etti.
Denktaş, AB’ye giren Rumlar’ın KKTC ile federasyon oluşturma zorunluluğu hissetmediğini ve bunu istemediğini vurgulayarak, KKTC’deki gençler arasında da birleşmeyi istemeyenlerin sayısının arttığını söyledi. Denktaş, "Bizde gençlerin yüzde 60’ı aklını başına almış. ’Yes be annem’ diyerek cennete gireceğini zannedenler oyuna geldiklerini anladılar, ’İki devlet esası’ diyorlar" şeklinde konuştu.
"BİZİ ÖNCE ALLAH KURTARDI..."
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’ün ABD’ye yaptığı ziyarette, "Annan Planı’nın en mükemmel plan olduğunu" söylediğini belirten Denktaş, "Gül’ün bu planın devam etmesini istediğini görerek irkildiklerini" ifade etti.
Denktaş, Rum Kesimi’nin bir federasyon çözümüne imza atmadığının bilinmesine ve son 43 yılda yaşananlara rağmen "hala bu planda ısrar edildiğini" belirterek, şunları kaydetti:
"Geçen sefer Sayın Gül’ün ’mükemmel’ dediği, ’büyük devletler onaylıyor’ dediği plandan bizi önce Allah, sonra Papadopulos kurtardı. Papadopulos ’evet’ demiş olsaydı. Türkiye askeri Ada’dan çıkmaya başlamıştı. Hem de şehitlerinin kemiklerini torbaya koyarak, başı eğik...".
AKDENİZ’DE PETROL ARAMA GİRİŞİMİ
Kıbrıs Rum Kesimi’nin Akdeniz’de petrol arama girişimine de değinen Denktaş, şöyle konuştu:
"Annan Planı’nı yapanlar bu petrol işini çok iyi biliyorlardı ve amaçları Türkiye’yi Ada’dan çıkarmak, Kıbrıs’ı İslam alemini kontrol edecekleri bir Hristiyan kalesi haline getirmekti. Ben bu işi AB temsilcilerine sordum. Onlar da ’petrol kuyuları etrafında köktendinci idareler var. Türkiye de köktendinci bir ülkeye dönüşebilir. Türkiye’yi buradan idare edeceğiz’ dediler. Türkiye köktendinci bir ülke olabilir mi? Çarşaflı kadınların arkadan yürüdüğü cemaat sessizce çoğalırsa, ’laiklik var mı, yok mu’ tartışmaları başlarsa, azınlık olmayanlara azınlık hakları verilirse her şey olabilir." Türkiye’ye, Kıbrıs sorunu üyelik için engel olarak gösterilirken, İspanya gibi ülkelerin iç sorunlarına rağmen AB’ye alındığını anlatan Denktaş, "İspanya’nın, İrlanda’nın milli davaları vardı. Onları aldılar. Bu milli davanın tarafı Yunanistan’ı alıyorsun, Rum’u alıyorsun. ’Hallet de gel’ demiyorsun.
Türkiye’ye ’hallet’ diyorsun" şeklinde konuştu.
"DIŞ İLİŞKİLER KARARLILIK İSTER"
Türkiye’nin iki limanın açılması önerisine karşılık, AB’nin ek protokoldeki tüm maddelerin yerine getirilmesini istediğini anlatan Denktaş, Kıbrıs konusunun Türkiye’nin üyeliği için "ön şart" haline getirildiğini kaydetti.
Rauf Denktaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, "AB bizi kandırdı, sözünde durmadı" dediğini ifade ederek, kandırılarak girilen bir yolda ilerleme olamayacağını söyledi.
Hükümetin Kıbrıs konusunda kırmızı çizgilerini açık bir şekilde ifade etmesi gerektiğini belirten Denktaş, bu yapılmadığı sürece Türkiye’ye baskıların devam edeceğini söyledi.
Denktaş, bir Türk futbol takımının, Yunanistan’daki bir maçta, göğüslerine "Konstantinopolis’ten geldik" diye yazı astığını dile getirerek, İstanbul’un Bizans’taki gibi kendilerine ait olmasını isteyenlerin bu kente Konstantinopolis dediğini belirtti. Denktaş, "Dış ilişkilerde iyi niyetle hiçbir yere varılamaz.
Dış ilişkiler kararlılık ister" dedi.
"Kıbrıs’ı kimsenin teslim edip gidemeyeceğini" anlatan Denktaş, sözlerini, "Türkiye benim, bizim değildir ki teslim etme hakkını kendimizde görelim.
Anadolu, Türkiye ya da burada oturan sizlerin değildir ki bırakıp gidesiniz.
Burada yatan şehitlerindir. Biz vekilleriz. Vekiller, asıla ihanet edemez" diyerek tamamladı.
KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs Rum Kesimi’nin Akdeniz’de petrol arama girişimine ilişkin, "Annan Planı’nı yapanlar bu petrol işini biliyorlardı" dedi.
Denktaş, Türk Kalp Vakfı’nca düzenlenen toplantıda "Milli Davamız Kıbrıs" konulu konferans verdi.
AB’nin, Kıbrıs sorununu, Türkiye’nin önüne ön koşullardan biri olarak sürdüğünü anlatan Denktaş, "Size ucu açık bir yol veriyorlar. 15 yıllık bir yol... Ama peşinat istiyorlar. Peşinat Kıbrıs" diye konuştu.
Atatürk’ün "Kıbrıs düşman elindeyse Türkiye’nin ikmal yolları tıkalıdır" dediğini ifade eden Denktaş, Ada’daki Türklerin hakları teyit edilmeden "birleştik, uzlaştık" diye bir anlaşmaya imza atılırsa bu durumun gerçekleşeceğini, ayrıca Türkiye’nin hava sahasının da daralacağını söyledi.
Rauf Denktaş, "(Kıbrıs meselesi hamasetle halledilmez akılla halledilir) diyorlar. İşte aklı söylüyoruz" dedi.
Rum idaresinin "Tabii kaynaklar devletindir" dediğini, "devlet" olarak da kendisini kastettiğini dile getiren Denktaş, tabii kaynaklardan Türkler’in haklarına düşenler konusundaki görüşlerini ise "Ermeniler gibi Türkler de bizim azınlığımızdır. Biz ne verirsek onu alacaklar" şeklinde açıkladığını ifade etti.
Denktaş, AB’ye giren Rumlar’ın KKTC ile federasyon oluşturma zorunluluğu hissetmediğini ve bunu istemediğini vurgulayarak, KKTC’deki gençler arasında da birleşmeyi istemeyenlerin sayısının arttığını söyledi. Denktaş, "Bizde gençlerin yüzde 60’ı aklını başına almış. ’Yes be annem’ diyerek cennete gireceğini zannedenler oyuna geldiklerini anladılar, ’İki devlet esası’ diyorlar" şeklinde konuştu.
"BİZİ ÖNCE ALLAH KURTARDI..."
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’ün ABD’ye yaptığı ziyarette, "Annan Planı’nın en mükemmel plan olduğunu" söylediğini belirten Denktaş, "Gül’ün bu planın devam etmesini istediğini görerek irkildiklerini" ifade etti.
Denktaş, Rum Kesimi’nin bir federasyon çözümüne imza atmadığının bilinmesine ve son 43 yılda yaşananlara rağmen "hala bu planda ısrar edildiğini" belirterek, şunları kaydetti:
"Geçen sefer Sayın Gül’ün ’mükemmel’ dediği, ’büyük devletler onaylıyor’ dediği plandan bizi önce Allah, sonra Papadopulos kurtardı. Papadopulos ’evet’ demiş olsaydı. Türkiye askeri Ada’dan çıkmaya başlamıştı. Hem de şehitlerinin kemiklerini torbaya koyarak, başı eğik...".
AKDENİZ’DE PETROL ARAMA GİRİŞİMİ
Kıbrıs Rum Kesimi’nin Akdeniz’de petrol arama girişimine de değinen Denktaş, şöyle konuştu:
"Annan Planı’nı yapanlar bu petrol işini çok iyi biliyorlardı ve amaçları Türkiye’yi Ada’dan çıkarmak, Kıbrıs’ı İslam alemini kontrol edecekleri bir Hristiyan kalesi haline getirmekti. Ben bu işi AB temsilcilerine sordum. Onlar da ’petrol kuyuları etrafında köktendinci idareler var. Türkiye de köktendinci bir ülkeye dönüşebilir. Türkiye’yi buradan idare edeceğiz’ dediler. Türkiye köktendinci bir ülke olabilir mi? Çarşaflı kadınların arkadan yürüdüğü cemaat sessizce çoğalırsa, ’laiklik var mı, yok mu’ tartışmaları başlarsa, azınlık olmayanlara azınlık hakları verilirse her şey olabilir." Türkiye’ye, Kıbrıs sorunu üyelik için engel olarak gösterilirken, İspanya gibi ülkelerin iç sorunlarına rağmen AB’ye alındığını anlatan Denktaş, "İspanya’nın, İrlanda’nın milli davaları vardı. Onları aldılar. Bu milli davanın tarafı Yunanistan’ı alıyorsun, Rum’u alıyorsun. ’Hallet de gel’ demiyorsun.
Türkiye’ye ’hallet’ diyorsun" şeklinde konuştu.
"DIŞ İLİŞKİLER KARARLILIK İSTER"
Türkiye’nin iki limanın açılması önerisine karşılık, AB’nin ek protokoldeki tüm maddelerin yerine getirilmesini istediğini anlatan Denktaş, Kıbrıs konusunun Türkiye’nin üyeliği için "ön şart" haline getirildiğini kaydetti.
Rauf Denktaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, "AB bizi kandırdı, sözünde durmadı" dediğini ifade ederek, kandırılarak girilen bir yolda ilerleme olamayacağını söyledi.
Hükümetin Kıbrıs konusunda kırmızı çizgilerini açık bir şekilde ifade etmesi gerektiğini belirten Denktaş, bu yapılmadığı sürece Türkiye’ye baskıların devam edeceğini söyledi.
Denktaş, bir Türk futbol takımının, Yunanistan’daki bir maçta, göğüslerine "Konstantinopolis’ten geldik" diye yazı astığını dile getirerek, İstanbul’un Bizans’taki gibi kendilerine ait olmasını isteyenlerin bu kente Konstantinopolis dediğini belirtti. Denktaş, "Dış ilişkilerde iyi niyetle hiçbir yere varılamaz.
Dış ilişkiler kararlılık ister" dedi.
"Kıbrıs’ı kimsenin teslim edip gidemeyeceğini" anlatan Denktaş, sözlerini, "Türkiye benim, bizim değildir ki teslim etme hakkını kendimizde görelim.
Anadolu, Türkiye ya da burada oturan sizlerin değildir ki bırakıp gidesiniz.
Burada yatan şehitlerindir. Biz vekilleriz. Vekiller, asıla ihanet edemez" diyerek tamamladı.