Forum Hafızoğlu

{EDITOR=<DIV>Bu mailin doğruluğunu bilmiyorum, ama paylaşma gereği hissettim çünkü konunun özü doğru.</DIV><DIV> </DIV><DIV>Hasan DEMİR<?xml:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:office:office" /><o:p></o:p> <o:p></o:p>Osmanlı'da ilk mason locası 1721'de, İstanbul'da Fransız masonları tarafından kuruldu. 18. ve 19. yüzyılda Anadolu'da birçok ilde teşkilatlanan masonların bu millete açtığı badireleri gören Cennetmekân Atatürk, 10 Ekim 1935'te, "Kökü dışarıda Yahudi uşakları" diyerek Mason Locaları'nın kapatılması emrini verdi. 13 Ekim 1935'te bütün localar İçişleri Bakanlığı tarafından kapatıldı. Masonlar bu süreyi "uyku dönemi" olarak tanımladı. Ve onları uykudan 1947 yılında İsmet İnönü tarafından uyarıldılar. Yani, Atatürk'ün kapattığı Mason Locaları, bu millete İnönü'nün hediyesidir?!       *** Gelelim Rahmetli Türkeş'in bir hatırasına. 1960 İhtilali'nde Türkeş Başbakanlık Müsteşarı iken İçişleri Bakanlığı'nı teftişe gider. Bakanlık girişinde bir büro görür. Sorar:"- Bu büro ne iş yapar?" Cevaplarlar: "- Gelen ve giden evrakları kontrol ediyorlar!" Tipleri yadırgatıcıdır ki, Türkeş yeni bir soru sorar: "- Peki bunlar kim?" Cevap kurşun gibi delici ve ağırdır: "- Amerikalı dostlarımız.." Utanç verici bir durum öyle değil mi? İşte bu dönem de Menderes Dönemi'dir. *** Tabi Türkeş sinirlenir. "Amerika ve Türkiye iki hükümran ülkedir. Birbirinin içişlerine bu kadar karışılması doğru değildir. Ve emir verir: "- Yetkiliyi oradan çıkartın ve bu odayı kapatın! Sonra ne olur biliyor musunuz? O yıllarda masonların Büyük Üstadı olduğunu söyleyen biri, Türkeş'i arayarak, "Bu yaptığının hesabını vereceksin!" der. Ve Türkeş.. Hindistan'a sürgün edilir...       **** Masonlarla Atatürk'ün ilişkisi, yine Masonlarla Amerika ve dış göçlerin ilişkisi böyledir. Böyle olduğu içindir ki, bütün milli kurumlara bu tür yapılanmaların sızmaması için gayretin âzamisi gösterilmelidir. Kimi cemaat ve tarikatlar gibi masonlar da Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmak için her türlü yolu denemektedir ve TSK bundan rahatsızdır.Nitekim, TSK, 2002 yılı Ağustos ayının 8'inde yayımladığı bir emirle Türk subaylarını mason dernekleri, rotary ve lions kulüplerine üye almaması için uyarmıştı. İnşallah bu hassasiyet devam ediyordur. *** Herkes Türk'ten bir şey istiyor. Kıbrıs'ı istiyor. Diyarbakır'ı istiyor. GAP ve Boğazların uluslar arası bir oluşum tarafından yönetilmesi isteniyor. Aynı istekler Sevr'de de vardı, bugün bu talepler Avrupa Parlamentosu Kararlarına girmiş bulunuyor. Ermeni soykırımını tanımamız, Fener Patrikhanesi'ne Ekümenik sıfatı vermemiz, Camilerde "Hak ve tek din İslâm" demememiz isteniyor. Bizi öyle bir cendereye almışlar ki, Türkiye her yıl tam 40 milyar dolar dış borç faizi ödüyor ve Türkiye'den bu politikanın ısrarla sürdürülmesi tavsiyesinde bulunuluyor. Bütün bunlara Masonların zerre itirazı yok. Tek itiraz, "Laiklik elden gitmesin!" Türk gençliği dinini diyanetini öğrenmesin.. Tek itiraz, AB ile ipler kopmasın. Tek itiraz, aman milliyetçilik yükselmesin. Tek itiraz, Atatürk ve Atatürkçülüğe.. Tek itiraz, Lozan'a. Tek itiraz, üniter Türkiye'ye. *** Onun için herkes (Kendini ister Müslüman olarak tanımlasın, ister Milliyetçi, ister devrimci-ulusalcı, ister Türk-İster Kürt)  başını iki elinin arasına almalı, bildiği ve doğru olarak inandığı ne varsa tekrar tekrar yeniden düşünmeli..Çünkü oyun hepimizin üzerine hepimizin elinde avucundakini, aklı ve yüreğindekini  almak, alıp Haçlı-Siyon ortaklığına devretmek için oynanıyor. Köpeğini kendi çocuğundan daha çok seven Batılı ve o Batı'nın hayranları, kapı kulları senin Türk'ünü Kürt'ünü düşünür sanıyorsan Irak'ı, Ebu Garib'i ve Filistin'de kolları taşla kırılan çocukları hatırlaman sana yetmeli de artmalı bile.. Bakın onlar için sesini çıkartan bir Batı, bir loca var mı.. <o:p></o:p></DIV>EDITOR}

Boncuk