11-06-2007, 12:11
Bir gün Abdullah bin Mübârek'in evine on kişi kadar âlim, misafir olarak gelir. Elinde, üzerine bindiği atından başka bir dünyalık yoktur. O atı kesip misafirlerine ikram eder. (At eti yemek haram değildir. Tenzîhen yani helale yakın mekruhtur)
Bu meseleden dolayı karısıyla aralarında anlaşmazlık çıkar. Karısı:
- Senin bundan başka bir şeyin yoktu. Niçin kestin de yedirdin? diye münakaşa başlatır. Münakaşa büyür ve Abdullah bin Mübarek, çaresiz kalır ve misafir sevmeyen bu kadını boşar.
Aradan birkaç gün geçer. Abdullah Hazretlerine bir zengin gelerek:
- Ey imam, benim bir kızım var. Annesi öldü. Üzüntüsünden elbiselerini yırtıyor. Ne yaptıksa teselli edemedik. Belki sizin sözlerinizden teselli bulur, der.
Kız getirilir. Abdullah bin Mübârek'in va'zını dinlemeye başlar. Abdullah Hazretleri kürsüde kızın teselli olacağı kelimeler konuşur. Kızın durumu değişir ve:
- Bundan sonra annem için ağlamayacağım, der. Gerçekten de ağlamaz. Babasına da:
- Babacığım benim senden bir isteğim var, der. Babası:
- Buyur kızım ne istiyorsun? Sen ne istersen yapmaya hazırım, der. Kız konuşur:
- Ben bu Mübarek zatla evlenmek istiyorum. Şimdiye kadar beni çok kimseler istedi, fakat hiç biriyle evlenmeyi düşünmedim. Bundan başka kimseyle de evlenmem, der.
Neticede bu evlilik tahakkuk eder. Kızın babası zengin olduğu için çok çeyiz ve mal verir. Bu arada da Allah için cihad etmesi için damadına 10 tane at verir. Abdullah bin Mübârek'in rüyasında denilir ki:
"Sen bizim rızamız için o yaşlı kadını boşadın. Biz de sana daha genç bir kız verdik. Bizim için misafirlerine bir tane at ikram ettin. Biz de sana 10 tane at verdik. Allah bire on olarak mükafat verir. Allah kimsenin yaptığını boşa çevirmez."
Degerli okuyucular; Dünyada yapılan iyiliklerin sadece dünyadaki karşılığı bire ondur ve bu en az olanıdır. Rabbimiz bire yüz, ikiyüz... yediyüz, yedibin mükafat da vermektedir. Ahirette verilecek bu kat kat mükafata göre, dünyada verilenler kıyas bile edilemeyecek kadar değersizdir.
Bu meseleden dolayı karısıyla aralarında anlaşmazlık çıkar. Karısı:
- Senin bundan başka bir şeyin yoktu. Niçin kestin de yedirdin? diye münakaşa başlatır. Münakaşa büyür ve Abdullah bin Mübarek, çaresiz kalır ve misafir sevmeyen bu kadını boşar.
Aradan birkaç gün geçer. Abdullah Hazretlerine bir zengin gelerek:
- Ey imam, benim bir kızım var. Annesi öldü. Üzüntüsünden elbiselerini yırtıyor. Ne yaptıksa teselli edemedik. Belki sizin sözlerinizden teselli bulur, der.
Kız getirilir. Abdullah bin Mübârek'in va'zını dinlemeye başlar. Abdullah Hazretleri kürsüde kızın teselli olacağı kelimeler konuşur. Kızın durumu değişir ve:
- Bundan sonra annem için ağlamayacağım, der. Gerçekten de ağlamaz. Babasına da:
- Babacığım benim senden bir isteğim var, der. Babası:
- Buyur kızım ne istiyorsun? Sen ne istersen yapmaya hazırım, der. Kız konuşur:
- Ben bu Mübarek zatla evlenmek istiyorum. Şimdiye kadar beni çok kimseler istedi, fakat hiç biriyle evlenmeyi düşünmedim. Bundan başka kimseyle de evlenmem, der.
Neticede bu evlilik tahakkuk eder. Kızın babası zengin olduğu için çok çeyiz ve mal verir. Bu arada da Allah için cihad etmesi için damadına 10 tane at verir. Abdullah bin Mübârek'in rüyasında denilir ki:
"Sen bizim rızamız için o yaşlı kadını boşadın. Biz de sana daha genç bir kız verdik. Bizim için misafirlerine bir tane at ikram ettin. Biz de sana 10 tane at verdik. Allah bire on olarak mükafat verir. Allah kimsenin yaptığını boşa çevirmez."
Degerli okuyucular; Dünyada yapılan iyiliklerin sadece dünyadaki karşılığı bire ondur ve bu en az olanıdır. Rabbimiz bire yüz, ikiyüz... yediyüz, yedibin mükafat da vermektedir. Ahirette verilecek bu kat kat mükafata göre, dünyada verilenler kıyas bile edilemeyecek kadar değersizdir.