17-11-2007, 18:04
ABD'nin Türkiye'ye vermediği F-16'ların gizli yazılımları üzerinde çalışan ve peşpeşe intihar eden 3 Türk mühendisin ölümüyle iligili şok bir iddia ortaya atıldı. İddiaya göre, mühendisler beyinlerine gönderilen radyo dalgalarıyla intihara zorlandı
Kaynak: Yeni Şafak
10.11.2007
F 16'ların ABD tarafından Türkiye'ye verilmeyen gizli yazılımları üzerinde çalışan 3 Türk mühendisin intihar etmeyip suikaste kurban gittiği iddiaları güçleniyor. Yeni istihbarat teknolojisi ve kozmik savaş üzerine pek çok askeri ve sivil stratejik kuruluşta brifingler veren kozmik bilim uzmanı Prof. Dr. Ahmet Maranki, ASELSAN'da çalışan 3 mühendisin peşpeşe kuşkulu bir biçimde intihar etmesiyle ilgili Yeni Şafak'a çarpıcı açıklamalarda bulundu. Maranki, ASELSAN'da ABD'nin Türkiye'ye vermek istemediği gizli yazılımlar üzerine çalışan üç mühendisin ölümüyle ilgili, "Bu kişilerin beyinlerine tıpkı biorezinans gibi belirli radyo dalga boyları gönderilerek intihar dürtüsü oluşturulmuş olabilir" dedi.
SİVRİSİNEK ÖRNEĞİ
Maranki, evlerde kullanılan elektrikli sivrisinek kovucuların "sineklerin direkt beyinlerinde hasara yol açtığını, anında hiperaktif duruma geçip kaos yaşadıklarını" hatırlatarak, "Şu an tıpta değişik radyo boylarında elektronik dalgalar hastaya uygulanıyor; bu sayede damar açılıyor, beyin tümörü yok ediliyor, düşünce yönlendiriliyor, şuurun açılması ve belirli tepkiler vermesi sağlanıyor vs. O halde bunun tersi neden olmasın?" diye konuştu. Maranki bu dalgaların cep telefonundan, bilgisayardan ve günlük kullanımlı belirli elektronik cihazlardan kişi veya kişilere gönderilebileceğini kaydetti. Maranki, "Belli dalga boyları ihtiva eden frekans içerikli kodlamalarla insanın bedenine ve bilhassa düşüncesine, yani beyine uygulanarak, şuurda bulandırma, kontrol ve yönlendirme yapılmaktadır. Bunun örnekleri dünyada ve Türkiye'de pek çoktur; ama ne yazık ki devletin araştırma, emniyet ve istihbarat birimleri bu bigilerden yoksundur ve gerekli inceleme yapılamamaktadır" dedi.
ABD VE RUSYA'DA VAR
ABD ve Rusya'da 15 yıl görev yaptığını hatırlatan Maranki, �Görüp öğrendiklerimizle radyo dalgalarıyla, ses dalgalarıyla, görüntü dalgalarıyla beyin kontrolü ve zihin yönlendirmenin mümkün olduğu görülmüş ve uygulamalarının nasıl yapıldığı tespit edilmiştir. Irak'ta ki 400 bin Saddamın ordusunun ne olduğu bilinmemektedir. Pentagon Bosna ve Bağdat'ta bazı yeni teknolojilerin kullanıldığını açıklamaktan çekinmemiştir" diye konuştu. Beyine verilen belirli radyo dalgaları sayesinde kişinin adım adım intihar dürtüsünün kontrolüne girdiğini öne süren Maranki, Türkiye'de de bu tür müdahalelerin yapıldığını kaydetti. Maranki bunlara örnek olarak halen hapiste bulunan Salih Mirzabeyoğlu ile Mehmet Ali Ağca'yı gösteriyor.
Başbilen'in ailesi intihara inanmadı
İlk "intihar" olayı 7 Ağustos 2006'da gerçekleşmiş, 16 Ocak 2007 ve 26 Ocak 2007'de ise yine ASELSAN'da görevli iki mühendis daha "intihar" etmişti. Üç mühendis de ODTÜ mezunu ve ASELSAN'da ABD'nin Türkiye'ye vermediği ve şifrelerinin de çözülmesini istemediği yazılımlar üzerinde çalışıyorlardı. Başbilen'in ailesi intihara inanmayıp, çocuklarının bir cinayete kurban gittiğini öne sürerek, adli makamlara itirazda bulundu. Giz perdesinde son sözü İstanbul Adli Tıp Kurumu söyleyecek. Başbilen'in bilgisayar kayıtları, telefon kayıtları ve üzerinde çalıştığı konular da rapor kapsamına alınabilecek. Diğer iki mühendis Evrim Yançeken (26) ve Halim Ünsem Ünal'ın (31) da ölüm biçimleri de intihar olarak nitelendirilmişti.
10.11.2007
ALİ EYVAZ / ANKARA
Kaynak: Yeni Şafak
10.11.2007
F 16'ların ABD tarafından Türkiye'ye verilmeyen gizli yazılımları üzerinde çalışan 3 Türk mühendisin intihar etmeyip suikaste kurban gittiği iddiaları güçleniyor. Yeni istihbarat teknolojisi ve kozmik savaş üzerine pek çok askeri ve sivil stratejik kuruluşta brifingler veren kozmik bilim uzmanı Prof. Dr. Ahmet Maranki, ASELSAN'da çalışan 3 mühendisin peşpeşe kuşkulu bir biçimde intihar etmesiyle ilgili Yeni Şafak'a çarpıcı açıklamalarda bulundu. Maranki, ASELSAN'da ABD'nin Türkiye'ye vermek istemediği gizli yazılımlar üzerine çalışan üç mühendisin ölümüyle ilgili, "Bu kişilerin beyinlerine tıpkı biorezinans gibi belirli radyo dalga boyları gönderilerek intihar dürtüsü oluşturulmuş olabilir" dedi.
SİVRİSİNEK ÖRNEĞİ
Maranki, evlerde kullanılan elektrikli sivrisinek kovucuların "sineklerin direkt beyinlerinde hasara yol açtığını, anında hiperaktif duruma geçip kaos yaşadıklarını" hatırlatarak, "Şu an tıpta değişik radyo boylarında elektronik dalgalar hastaya uygulanıyor; bu sayede damar açılıyor, beyin tümörü yok ediliyor, düşünce yönlendiriliyor, şuurun açılması ve belirli tepkiler vermesi sağlanıyor vs. O halde bunun tersi neden olmasın?" diye konuştu. Maranki bu dalgaların cep telefonundan, bilgisayardan ve günlük kullanımlı belirli elektronik cihazlardan kişi veya kişilere gönderilebileceğini kaydetti. Maranki, "Belli dalga boyları ihtiva eden frekans içerikli kodlamalarla insanın bedenine ve bilhassa düşüncesine, yani beyine uygulanarak, şuurda bulandırma, kontrol ve yönlendirme yapılmaktadır. Bunun örnekleri dünyada ve Türkiye'de pek çoktur; ama ne yazık ki devletin araştırma, emniyet ve istihbarat birimleri bu bigilerden yoksundur ve gerekli inceleme yapılamamaktadır" dedi.
ABD VE RUSYA'DA VAR
ABD ve Rusya'da 15 yıl görev yaptığını hatırlatan Maranki, �Görüp öğrendiklerimizle radyo dalgalarıyla, ses dalgalarıyla, görüntü dalgalarıyla beyin kontrolü ve zihin yönlendirmenin mümkün olduğu görülmüş ve uygulamalarının nasıl yapıldığı tespit edilmiştir. Irak'ta ki 400 bin Saddamın ordusunun ne olduğu bilinmemektedir. Pentagon Bosna ve Bağdat'ta bazı yeni teknolojilerin kullanıldığını açıklamaktan çekinmemiştir" diye konuştu. Beyine verilen belirli radyo dalgaları sayesinde kişinin adım adım intihar dürtüsünün kontrolüne girdiğini öne süren Maranki, Türkiye'de de bu tür müdahalelerin yapıldığını kaydetti. Maranki bunlara örnek olarak halen hapiste bulunan Salih Mirzabeyoğlu ile Mehmet Ali Ağca'yı gösteriyor.
Başbilen'in ailesi intihara inanmadı
İlk "intihar" olayı 7 Ağustos 2006'da gerçekleşmiş, 16 Ocak 2007 ve 26 Ocak 2007'de ise yine ASELSAN'da görevli iki mühendis daha "intihar" etmişti. Üç mühendis de ODTÜ mezunu ve ASELSAN'da ABD'nin Türkiye'ye vermediği ve şifrelerinin de çözülmesini istemediği yazılımlar üzerinde çalışıyorlardı. Başbilen'in ailesi intihara inanmayıp, çocuklarının bir cinayete kurban gittiğini öne sürerek, adli makamlara itirazda bulundu. Giz perdesinde son sözü İstanbul Adli Tıp Kurumu söyleyecek. Başbilen'in bilgisayar kayıtları, telefon kayıtları ve üzerinde çalıştığı konular da rapor kapsamına alınabilecek. Diğer iki mühendis Evrim Yançeken (26) ve Halim Ünsem Ünal'ın (31) da ölüm biçimleri de intihar olarak nitelendirilmişti.
10.11.2007
ALİ EYVAZ / ANKARA