12-12-2007, 21:27
Bir kere şu ortaya çıktı: Para mutluluk getirmiyor kardeşim!
Modern dünya, sadece 'daha zenginlerin' , 'daha az zenginlerden' biraz daha mesut olduğunu, bu saadetin de 'üstünlük' hissinden kaynaklandığını
ve uzun sürmediğini keşfetti!
Psikologlar 'mutluluk' konusuna takmış durumdalar. Temel ihtiyaçları
karşılandığı sürece, daha fazla para ekstra bir mutluluk getirmiyor.
Peki kim, niye mutlu oluyor?
Time Dergisi'nin son sayısı, birçok bilim adamının bu konuda yaptığı
araştırmalardan çıkan ilginç sonuçları konu alıyor.
Mutluluk, bizim sandığımız etkenlerden çoğuyla hiç bağlantılı değil!
Para? Hiç alakası yok!
Eğitim? Hiç etkisi yok!
Zeka? Aynı şekilde!
Gençlik? Bilakis! Yaşlıların hayattan gençlere göre daha çok zevk aldıkları ve depresyona daha az meyilli oldukları kanıtlanmış!
Evlilik? Araştırmalara göre, evli insanlar bekarlara göre biraz daha mutlu olsa da, bunun sebebi zaten mutlu olmaya meyilli insanların evlilikleri daha kolay yürütmesiyle ilgili olabilir!
Güneşli Havalar? Hayır! Amerika'nın bol yağmurlu bölgelerinde yaşayanların
Kaliforniya'lılara göre daha depresif olmadığı kanıtlanmış!
ARKADAŞLAR EN İYİ İLAÇ
O zaman insanları mutlu eden ne?
Bulgulara göre dini inanç insanların mutluluğunu artıran önemli bir
etkenmiş. İnanan insanlar zorluklara karşı daha kolay göğüs geriyor ve
daha iyimser oluyorlarmış.
Arkadaşlar, mutsuzluğa karşı müthiş bir ilaçmış!
Ahbapları, dostları, aileleri ve çevreleriyle daha yakın ve sık ilişki kuran insanlar karamsarlıktan uzak kalmak için en etkili formülü bulmuşlar.
Bu arada, mutlu olmak için bir grup psikoloğun kullandığı 'gün inşa etme'
metodundan bahsetmek lazım.
Denekler bir gün önce dakika dakika ne yaptıklarını hatırlayıp, bu aktivitenin onların açısından mutluluk düzeyini birden yediye kadar işaretliyorlar. Bu test 900 Teksas'lı kadında uygulanıyor. Sonuçlar ilginç! Bu hanımlar için en çok mutluluk veren ilk beş aktivite, seks, arkadaşlarla sosyalleşme, evde yatıp gevşeme, dua etme ve yemek yeme!
Bunları spor yapma ve televizyon seyretme takip ediyor!
Tuhaf ama 'çocuklarla ilgilenmek' listenin en altlarında, ev işinin bir
sıra üstünde yer alıyor! Çoğu insanın hayatında mutluluğunun kaynağı
olarak gördüğü çocukların, günlük hayatın mutsuzluk sebeplerinden biri
olması ilginç! Demek ki, mutlu ettiğini sandığınız her şey mutlu etmiyor!
Ancak, günlük hayatta insanı sinirlendiren, geren, mutsuz eden ufak tefek olaylar, hayatın genelinde mutluluk kaynağı olabilirmiş! Sürekli şikayet
ettiğiniz stresli işiniz, hayatınızın en önemli rengi olabilir örneğin.
Psikologların bu konuyla ilgili edindiği farklı bir bulgu da : "Sonların
gücü"!
Sözgelimi, sizi çok mutlu eden bir ilişki, son bir haftasında berbat kavgalar ve gözyaşı dolu bir ayrılıkla sonlanıyorsa, bütün hayatınız boyunca o ilişkiyi kötü hatırlıyorsunuz!
Bu konu , kolonoskopi yaptıran bir grup insan üzerinde test edilmiş.
Biliyorsunuz kolonoskopi, bağırsaklarla ilgili rahatsız edici, biraz acılı
bir muayene metodu.
Bir grup hastaya standard kolonoskopi yapılmış. Diğer grupta ise kolonoskopi aleti, muayeneden sonra 60 saniye hareketsiz bırakılmış.
Hastalara acı veren bölüm aletin hareketleri olduğu için, uygulama 60
saniye daha uzun sürdüğü halde, muayenenin sonu 60 saniyelik acısız bir
zaman dilimiyle bittiği için, ikinci gruptaki hastalar uygulamayı, ilk
gruba göre daha az rahatsız edici bulmuşlar!
Peki, herkes mutlu olabilir mi?
1996'da yapılan bir araştırmaya göre , bir insanın hayatından memnun
olması, yüzde 50 oranında genetik yapısına bağlı!
Genler neşeli, rahat bir kişilik yapısını, stresle başa çıkma kapasitesini, depresyon ve endişeye meyili yönlendiriyor!
Eğer bir insan genetik olarak mutluluğa meyilliyse, başına berbat şeyler
de gelse, hatta kaza sonucu bir uzvunu bile kaybetse, zaman içinde, eski
mutluluk seviyesine ya da ona yakın bir noktaya dönebiliyor!
ÇALIŞ, ŞÜKRET SENİN DE OLSUN
Bütün psikologların üzerinde fikir birliğine vardıkları üç mutluluk
formülü var: Şükretmek, iyilik yapmak ve yaptığın işi sevip daha çok
konsantre olmak!
Şükretmek, hayattan duyduğun memnuniyeti ifade etmek, hatta bunu düzenli
olarak yazmak ve söylemek, sadece insanın keyfini yerine getirmekle kalmıyor. Kaliforniya Üniversitesi'nin araştırmasına göre fiziksel sağlığı
düzeltiyor, enerji seviyelerini yükseltiyor, acı ve yorgunluğu azaltıyor!
İyilik yapmak, sözgelimi düzenli olarak bir huzurevini ziyaret etmek, bir
komşuya yardım etmek, babaanneye mektup yazmak, mutluluk derecesini ani ve dramatik biçimde artırıyor.
Ne para, ne aşk, ne güneş, ne gençlik. Yaptığınız işi sevip, o işe bütün
konsantrasyonunuzu ve enerjinizi severek vermek de, mutluluğun
formüllerinden biri. Marangoz olsanız da, doktor olsanız da böyle.
O kadar araştırma, kolonoskopide ekstra 60 saniyeye katlanan denekler (!),
yazışmalar, toplantılar, istatistikler...
Psikologlar yine bize ana okulunda öğretilenlerle kutsal kitaplarda yazılanları bulmuşlar.
Mutlu olmak için çalış, iyilik yap, şükret!
Modern dünya, sadece 'daha zenginlerin' , 'daha az zenginlerden' biraz daha mesut olduğunu, bu saadetin de 'üstünlük' hissinden kaynaklandığını
ve uzun sürmediğini keşfetti!
Psikologlar 'mutluluk' konusuna takmış durumdalar. Temel ihtiyaçları
karşılandığı sürece, daha fazla para ekstra bir mutluluk getirmiyor.
Peki kim, niye mutlu oluyor?
Time Dergisi'nin son sayısı, birçok bilim adamının bu konuda yaptığı
araştırmalardan çıkan ilginç sonuçları konu alıyor.
Mutluluk, bizim sandığımız etkenlerden çoğuyla hiç bağlantılı değil!
Para? Hiç alakası yok!
Eğitim? Hiç etkisi yok!
Zeka? Aynı şekilde!
Gençlik? Bilakis! Yaşlıların hayattan gençlere göre daha çok zevk aldıkları ve depresyona daha az meyilli oldukları kanıtlanmış!
Evlilik? Araştırmalara göre, evli insanlar bekarlara göre biraz daha mutlu olsa da, bunun sebebi zaten mutlu olmaya meyilli insanların evlilikleri daha kolay yürütmesiyle ilgili olabilir!
Güneşli Havalar? Hayır! Amerika'nın bol yağmurlu bölgelerinde yaşayanların
Kaliforniya'lılara göre daha depresif olmadığı kanıtlanmış!
ARKADAŞLAR EN İYİ İLAÇ
O zaman insanları mutlu eden ne?
Bulgulara göre dini inanç insanların mutluluğunu artıran önemli bir
etkenmiş. İnanan insanlar zorluklara karşı daha kolay göğüs geriyor ve
daha iyimser oluyorlarmış.
Arkadaşlar, mutsuzluğa karşı müthiş bir ilaçmış!
Ahbapları, dostları, aileleri ve çevreleriyle daha yakın ve sık ilişki kuran insanlar karamsarlıktan uzak kalmak için en etkili formülü bulmuşlar.
Bu arada, mutlu olmak için bir grup psikoloğun kullandığı 'gün inşa etme'
metodundan bahsetmek lazım.
Denekler bir gün önce dakika dakika ne yaptıklarını hatırlayıp, bu aktivitenin onların açısından mutluluk düzeyini birden yediye kadar işaretliyorlar. Bu test 900 Teksas'lı kadında uygulanıyor. Sonuçlar ilginç! Bu hanımlar için en çok mutluluk veren ilk beş aktivite, seks, arkadaşlarla sosyalleşme, evde yatıp gevşeme, dua etme ve yemek yeme!
Bunları spor yapma ve televizyon seyretme takip ediyor!
Tuhaf ama 'çocuklarla ilgilenmek' listenin en altlarında, ev işinin bir
sıra üstünde yer alıyor! Çoğu insanın hayatında mutluluğunun kaynağı
olarak gördüğü çocukların, günlük hayatın mutsuzluk sebeplerinden biri
olması ilginç! Demek ki, mutlu ettiğini sandığınız her şey mutlu etmiyor!
Ancak, günlük hayatta insanı sinirlendiren, geren, mutsuz eden ufak tefek olaylar, hayatın genelinde mutluluk kaynağı olabilirmiş! Sürekli şikayet
ettiğiniz stresli işiniz, hayatınızın en önemli rengi olabilir örneğin.
Psikologların bu konuyla ilgili edindiği farklı bir bulgu da : "Sonların
gücü"!
Sözgelimi, sizi çok mutlu eden bir ilişki, son bir haftasında berbat kavgalar ve gözyaşı dolu bir ayrılıkla sonlanıyorsa, bütün hayatınız boyunca o ilişkiyi kötü hatırlıyorsunuz!
Bu konu , kolonoskopi yaptıran bir grup insan üzerinde test edilmiş.
Biliyorsunuz kolonoskopi, bağırsaklarla ilgili rahatsız edici, biraz acılı
bir muayene metodu.
Bir grup hastaya standard kolonoskopi yapılmış. Diğer grupta ise kolonoskopi aleti, muayeneden sonra 60 saniye hareketsiz bırakılmış.
Hastalara acı veren bölüm aletin hareketleri olduğu için, uygulama 60
saniye daha uzun sürdüğü halde, muayenenin sonu 60 saniyelik acısız bir
zaman dilimiyle bittiği için, ikinci gruptaki hastalar uygulamayı, ilk
gruba göre daha az rahatsız edici bulmuşlar!
Peki, herkes mutlu olabilir mi?
1996'da yapılan bir araştırmaya göre , bir insanın hayatından memnun
olması, yüzde 50 oranında genetik yapısına bağlı!
Genler neşeli, rahat bir kişilik yapısını, stresle başa çıkma kapasitesini, depresyon ve endişeye meyili yönlendiriyor!
Eğer bir insan genetik olarak mutluluğa meyilliyse, başına berbat şeyler
de gelse, hatta kaza sonucu bir uzvunu bile kaybetse, zaman içinde, eski
mutluluk seviyesine ya da ona yakın bir noktaya dönebiliyor!
ÇALIŞ, ŞÜKRET SENİN DE OLSUN
Bütün psikologların üzerinde fikir birliğine vardıkları üç mutluluk
formülü var: Şükretmek, iyilik yapmak ve yaptığın işi sevip daha çok
konsantre olmak!
Şükretmek, hayattan duyduğun memnuniyeti ifade etmek, hatta bunu düzenli
olarak yazmak ve söylemek, sadece insanın keyfini yerine getirmekle kalmıyor. Kaliforniya Üniversitesi'nin araştırmasına göre fiziksel sağlığı
düzeltiyor, enerji seviyelerini yükseltiyor, acı ve yorgunluğu azaltıyor!
İyilik yapmak, sözgelimi düzenli olarak bir huzurevini ziyaret etmek, bir
komşuya yardım etmek, babaanneye mektup yazmak, mutluluk derecesini ani ve dramatik biçimde artırıyor.
Ne para, ne aşk, ne güneş, ne gençlik. Yaptığınız işi sevip, o işe bütün
konsantrasyonunuzu ve enerjinizi severek vermek de, mutluluğun
formüllerinden biri. Marangoz olsanız da, doktor olsanız da böyle.
O kadar araştırma, kolonoskopide ekstra 60 saniyeye katlanan denekler (!),
yazışmalar, toplantılar, istatistikler...
Psikologlar yine bize ana okulunda öğretilenlerle kutsal kitaplarda yazılanları bulmuşlar.
Mutlu olmak için çalış, iyilik yap, şükret!