Bir Hadis-i Şerifte sen yaz - Yazdırılabilir Sürüm +- Forum Hafızoğlu (https://www.hafizoglu.net/frm) +-- Forum: Dini Konular (https://www.hafizoglu.net/frm/forumdisplay.php?fid=129) +--- Forum: Genel İslami Konular (https://www.hafizoglu.net/frm/forumdisplay.php?fid=130) +---- Forum: Kuran-ı Kerim&Tefsir&Hadis (https://www.hafizoglu.net/frm/forumdisplay.php?fid=174) +----- Forum: Hadis Köşesi (https://www.hafizoglu.net/frm/forumdisplay.php?fid=136) +----- Konu: Bir Hadis-i Şerifte sen yaz (/showthread.php?tid=663) |
Cvp: Günlük Hadis - Toprak - 07-10-2008 Öyle bir zaman gelecek ki ...
Ebu Hureyre’den (Radiyallahu Anh): – Resûlullah (Aleyhissâlatü Vesselâm) buyurdu ki: "Öyle bir zaman gelecek ki, kişi eline geçen malın helalden mi, haramdan mı olduğuna aldırış etmeyecektir." (Neseî) --- Bu hadîs-i şerifte, helal-haram titizliğinin ortadan kalktığı, elde edilen kazancın helal olup olmadığına bakılmadığı günümüze işaret vardır. Helal-haram inancı zayıfladığı içindir ki, cemiyette yolsuzluklar, hırsızlıklar, devleti dolandırmalar, rüşvetler, nüfuz suistimalleri alabildiğine yaygınlaşmıştır. Bu toplum kirini temizlemenin yolu, fertlere helal lokma titizliğini yeniden kazandırmaktan geçer. A Cvp: Günlük Hadis - Toprak - 08-10-2008 Kırıcı olmayınız ...
Resûlu Ekrem Aleyhissâlatü Vesselâm buyurdular ki: "Allah’tan korkanın dili kırıcı olmaz. Öfkesinin gereğini yapmaz." (İbn-i Ebid-dünya) --- Allah korkusunu içinde duyan kimse, diliyle hiç kimseyi incitici olamaz. Kalp kırmaya karşı duyarlı davranır. Öfkesini de firenlemesini bilir. Cvp: Günlük Hadis - Toprak - 10-10-2008 Vatanı Beklemek ...
"Bir gün ve bir gece sınırda nöbeti tutmak, gündüzü oruçlu gecesi ibadetli geçirilen bir aydan daha hayırlıdır. Şayet kişi bu nöbet esnasında vazife başında iken ölürse, yapmakta olduğu işin ecri ve sevabı kıyamete kadar devam eder, şehid olarak rızkı da devam eder ve kabirdeki sorgu meleklerinden güven içinde olur." (Müslim, İmâre 163. Ayrıca bk. Tirmizî, Fezâilü'l-cihâd 2; Nesâî, Cihâd 39; İbni Mâce, Cihâd 7) --- Vatan müdafaasından maksat, sadece sahip olunan toprakları korumak olmayıp, bunun arkaplanındaki esas gaye, o topraklar üzerinde yaşayan insanların dinini, canını, malını, ırz ve namusunu korumak ve milletin fertlerini hürriyet içinde yaşatmaktır. Bunu başaramayanlar devlet olma gücünü kaybederler. Çünkü belirlenmiş hudutları olmayan hiçbir devlet düşünülemez. Devlet olmanın ilk şartı da herkesçe kabul edilmiş sınırlara sahip olmaktır. Bu sınırları korumak ve devletini devam ettirebilmek için her ülke her zaman yeterli sayıda askerî bir güce sahip olmak zorundadır. Müslüman fertlerin herbiri kendilerini bu vazifeyle mükellef bilir ve cihadı en kutsal görev kabul ederler. Cvp: Günlük Hadis - Toprak - 10-10-2008 Hudut nöbeti tutmak ...
Resûlullah Aleyhissâlatü Vesselâm buyurdular ki: "Allah yolunda bir gün hudut nöbeti tutmak, dünyadan ve dünya üzerindeki şeylerden daha hayırlıdır. Sizden birinizin kamçısının cennetteki yeri, dünyadan ve dünya üzerindeki şeylerden daha hayırlıdır. Kulun Allah Teâlâ'nın yolunda akşamleyin veya sabah erken vakitteki yürüyüşü de dünyadan ve dünya üzerindeki şeylerden daha hayırlıdır." (Buhârî, Cihâd 6, 73, Bed'ü'l-halk 8, Rikâk 2; Müslim, İmâre 113-114) --- Bir ülke için hudutlarının güvenliğini sağlamak her zaman büyük önem taşır. Yeryüzünde istiklâlini elde etmiş her milletin üzerinde yaşadığı bir coğrafya vardır. Bu coğrafya vatan diye adlandırılır. Vatan edinilen coğrafyanın kara, deniz ve hava sahaları o ülkenin egemenlik alanlarıdır. Bunlardan herhangi birine yapılacak tecavüz veya hududu ihlâl hareketi savaş sebebi sayılır. Bu yüzden savaşlar çok kere ülkelerin hudutlarında cereyan eder. İşte bu hudutları beklemek ve oralarda nöbet tutmak en kutsal görevlerden biri olup, sulh zamanı da olsa askerlik vazifesi İslâm nazarında cihad sayılır. Bir ülkenin her yerinde yapılan askerlik görevi aynı şekilde kabul edilmekle birlikte, bu askerlerin hepsinin gayesi vatanı düşmana karşı korumak olduğu için, hudut nöbeti öne çıkarılmıştır. Ülkenin herhangi bir yerinde nöbet tutan asker de, dış düşmanların içerideki uzantısı kabul edilen iç düşmanlara veya kendi vatanlarına ihanet eden hainlere ve çapulculara karşı aynı şekilde kutsal bir görevi yerine getirmektedir. Cvp: Günlük Hadis - Toprak - 11-10-2008 Zinadan Sakınınız ...
Resûlullah Aleyhissâlatü Vesselâm buyurdular ki: "Zinadan sakınınız. Zira onda 4 özellik vardır: Yüzün güzelliğini (nurunu) giderir, rızkı keser, Allah’ı gazaplandırır, cehennem ateşinde kalmayı gerektirir." (Taberani) --- Zina insanı helak edici 7 büyük günahtan biridir. Zararı sadece işleyenle sınırlı bir günah değildir. Namus mefhumunu ortadan kaldırır. Aile kurumunu temelinden sarsar. Cvp: Günlük Hadis - Toprak - 12-10-2008 Resulu Ekrem Aleyhissâlatü Vesselâm buyurdular ki:
"Nasıl olursanız öyle idare edilirsiniz." (Beyhaki) --- İnsanlar, neye layık iseler, ona uygun bir yönetimle yönetilirler. İyi hal sahibi kişilerin başına kötü bir yönetimin geçtiği görülmemiştir. Çünkü kötü bir yönetimin iyiler üzerinde uzun zaman hükümran olması imkansızdır. Şerli insanların başında da iyi yönetimlerin kalması söz konusu bile olamaz. Cvp: Bir Hadis-i Şerifte sen yaz - Toprak - 13-10-2008 Yaptığınız işin hakkını verin ...
Resulullah Aleyhissâlatü Vesselâm buyurdular ki: "Allah, bir iş yaptığınızda, o işin hakkını vererek doğru ve sağlam yapmanızı sever." (Beyhaki) --- Bir işi üzerine alan, bir sorumluluk yüklenen kişi, o işi en doğru, en sağlam, en güzel şekilde nasıl yapacağını düşünmelidir. Yapacağı işin hakkını vermek, insana, Allah’ın sevgisini, insanların saygısını kazandıran bir haldir. Cvp: Bir Hadis-i Şerifte sen yaz - Toprak - 16-10-2008 Mü'mini sevindirmek Resulullah Aleyhissâlatü Vesselâm buyurdular ki:
"En faziletli amellerden birisi de mü’mini sevindirmektir. Bu sevindirme işi ise: ya onun bir borcunu ödemen, veya zaruri bir ihtiyacını karşılaman veyahut bir sıkıntısını gidermenle olur." (Beyhaki) --- İnsanı sevindirmenin üstünde, daha faziletli bir amel yoktur. İnsanı sevindirmenin çok yolları vardır. En sevaplı yollar ise, borcunu ödemek, ihtiyacını gidermek, sıkıntısını ortadan kaldırmaktır. Cvp: Bir Hadis-i Şerifte sen yaz - Toprak - 16-10-2008 Alla'ın ziyafet sofrasını ihmal etmeyiniz Resulullah Aleyhisselâtü Vesselâm buyurdular ki: "Her ziyafet veren kişi, ziyafetine gelinmesini sever. Allah’ın ziyafet sofrası da Kur’an’dır. Kur’an’ı ihmal etmeyiniz." (Beyhaki) --- Ziyafet veren kişinin, davetlileri beklemesi, ziyafete katılmalarını istemesi gibi; Allah ta Kur’an’ı bir ziyafet sofrası olarak insanlara indirmiştir. Mü’minlerin bu sofradan faydalanmalarını istemektedir Cvp: Bir Hadis-i Şerifte sen yaz - Toprak - 16-10-2008 Kadere iman İbn-i Abbas’tan (Radiyallahu Anh) rivayetle: Resulullah Aleyhisselâtü Vesselâm buyurdular ki: "Kadere iman, tevhid inancının nizamıdır. Allah’ı bir bilen ve kadere inanan kimse, şüphesiz kopmaz bir kulpa sarılmıştır." (Taberanî) --- Allah’a inanan insan, kadere yani her şeyin onun iradesiyle olduğuna da inanır. Ondan gelen herşeye boyun eğer. Gelen şey nimetse şükreder. Bela ve musibet ise, sabırla mukabele eder. Kadere iman, her türlü üzüntünün ilacıdır. |