Forum Hafızoğlu
ADI AŞK - Yazdırılabilir Sürüm

+- Forum Hafızoğlu (https://www.hafizoglu.net/frm)
+-- Forum: Hayatın İçinden (https://www.hafizoglu.net/frm/forumdisplay.php?fid=93)
+--- Forum: Edebiyat (https://www.hafizoglu.net/frm/forumdisplay.php?fid=16)
+--- Konu: ADI AŞK (/showthread.php?tid=8618)



ADI AŞK - GüLYapraK - 15-11-2007

Aşk denilince akla sevmek sevilmek gelir, Leyla-Mecnun, Kerem-Aslı, Ferhat-Şirin gelir. Belki de aşk olmasının sebebi kavuşulamadığındandır. İmkansız olan içinde saklı olandır. İşte mahluka duyulan bu aşk sebebiyle Hakka giden yol bulunur belki. Bakarsın seviyorsundur, sevildiğini de biliyorsundur ama imkansızdır; olanak yoktur. Beklide çaresizlik içerisindeyken işte tam o esnada Rabbimiz gelir aklına zira ondan başka sığınılacak aşık olunacak kim var ki? Hani mecnunda Leyla’sına kavuşamayınca bakar olmuyor Leyla sayesinde Mevlâmı buldum der. Bundan sonra Rabbisiyle baş başa kalıp “Mevlamda sensin Leylam da!”der öyle sığınır .
Yalnız değildir artık veya değiliz her şeyimizi onunla paylaşır ona anlatırız. Bir hacetimizi, bir şükrümüzü, ne bileyim her şeyimizi... Rabbimize anlatırız. Özelliklede geceleri.. Bir gece karanlığında kalkarsın bakarsın ki kimseler yok! Hatta en sevdiğin.. Ama sonra düşünürsün "acaba?" diye, kalbini yoklarsın kalbinde, evet orada biri vardır seni senden iyi bilen sana çok yakın olan biri vardır. Kalkarsın bakarsın dışarıya gecenin bir vaktinde etraf sessiz sakin herkes uykuda tüm kapılar kapalı. Sonra gece nasılda tüm kusurları ayıpları örtmüş.. Ya benim kusurlarım, kabahatlerim, günahlarım acaba bunları kim örtecek? dersin. Rabbim Settar sıfatıyla tüm uyuplarımı setr eder mi acaba? Gaffar ismi celiliylede mağfiret eder miydi acaba asi kölesini? Tüm kapılar kapalı ama bir kapı açık o hisle oturursun seccadeye yalvarırsın mahzun bir kalp ile hatta ağlarsın dayanamasın artık o kadar uyupların vardır ki film şeridi gibi geçer gözünün önünden.
-Ya Rabbi şuanda tüm mahlukat uykuda kapılar kapalı bir tek senin kapın açık zira senin kapın kapanmayan kapı mücrimiyle günahkarıyla tüm herkesi kabul edensin..
Sonra din kardeşlerin gelir aklına ve onların çok kıymet verdikleri hatta kıyamadıkları evlatları. Düşünürsün etraf kötü nefis ve şeytan her yere pusu kurmuş ansızın nerde ve nasıl çıkacağı belli değil ki.. O mazlum çaresiz savunmasız yavrularımızı bizim bakmaya dahi kıyamadığımız yüreğimizden kanımızdan canımızdan bir parça olan yavrularımız bu iki azılı düşmandan koru Ya Rabbi.
Sen ki Alemlerin Rabbisin bütün mukevvinatı yoktan yaratan,kemâlâ ulaştıran,aklı âzâları ve bütün güzel vasıfları ihsan eden ve insanları hayvanlardan ayıran, gücü yetmeyeceği şeyi teklif etmeyen Hak Teâlâ’sın. Bizler aciziz,korumasız zavallıyız kalbimize öyle bir korku ilgâ etki senden korkalım .korkalım ki her türlü kötü temâyüllere set çekelim, ilahi mâni ve rahmani bir sed. Bu seddin arkasına sığınıp kendisini yasaklardan korumaya muvaffak olanlardan olalım.

Zira Bizim Muhabbetimiz Ne Kalp İledir,ne de AkıL İle...Olur Ya Kalp Durur,Akıl İse Unutur!
Bizim Muhabbetimiz Ruhumuz İledir;O ne durur,ne de Unutur!çünkü ebedidir...
Sonra aklına Rasulullah efendimiz gelir.sabahladığı geceler ağladığı günler.ihtiyacımı vardı ki sabahlıyordu oysa bütün beşer onun hürmetine yaratılmıştı.Rabbisine hakiki bir abid olabilmek adına gözyaşları döker şükür secdelerine giderdi.o ki günahsız,habibim Ahmed Resulüm ya Muhammed hitabına mazhar olmuş nur peygamber bir sevgiliydi.o dahi sabahlardı da bizler niye sabahlamayalım diye düşünürsün..bir nebzecikte olsun o nur peygamberi örnek edinmek adına..gözlerinden yaşlar akmaya başlar kalbin gönlun mahzun eğersin başını kalbine bakarsın gözlerini kapar durursun öylece çaresiz günahkarsındır zavallı aciz o acziyet ile o mahzun kalp ile sığınırsın Rabbime acaba dersin” Ya Rabbim beni afetmezse” sonra Hazreti Ömer (ra)’in sözü aklına gelir “mümin beynelhavf verreca olmalı “yani korku ile ümit arasında. Hem korkacağız ya afetmezse diye, ya ümit edeceğiz umulur ki Rabbim beni af ediverir. Onun sonsuz ebedi kerem sıfatı vardır.dünyadaki zenginlere gidince bir muşkilatından dolayı gidersin veresi yoksa cevap vermez seni bekletir sen geri gelirsin sonra ihtiyacın var ama mecbursun tekrar gidersin adeta aşındırırsın kapısını sana “öff aman sıkıldım artık senden der” çarpar kapıyı yüzüne dünyan başına yıkılır.oysaki Hakiki dost Hakiki maşukumuz Hakiki sevdamız öylemidir. Onun azim rahmetinden istifade edeceksin elbette onun kapısından kafanı başını kaldırmayacaksın diyeceksin ki
-Ey benim Rabbim senin kapına geldim başımı manevi eşime koydum affetmeden kaldırmam başımı. Ey mü’min Mevlanın şanından değildir,seni kovmak bütün günahlarınla bütün isyanlarınla ona gelir özür diler affını istirham edersen kabul eder red etmez seni..fakat ben daldım isyana,ben zaten mücrimim yaptığım günahlar ahseni efsundur deyipte bir isyan daha katmak onu cehenneme bir kez daha yaklaştırır onun için RABBİMİZDEN isteyeceğiz. Neden istemeyeceksin değil mi?
Daha fazla dayanamayıp secdeye gidiyorsun.içinde öyle bir haz var ki, öyle dolmuştu ki için adeta hıçkırıyorsun.ne olacak benim halim din kardeşlerimin hali diye düşünüyorsun.sonra Hz Ömer (ra) aklına geliyor.”Ya Rabbi benim vücudumu öyle bir büyüt ki cehennemi kaplasın da girmesin ümmeti Muhammed” deyişi. Sende o büyük Allah dostu olan şahsı örnek alıp diyebilir miydin öyle. Mümkün müydü senin için? Dua ve ilticaya devam ediyorsun gerçek aşkı buldum gerçek sevdayı buldum. Faniye duyulan aşk mı sana duyduğum aşkın yanında diyorsun Aşk Hz. Allah’la Hz Muhammed (s.a.v) aşkı , aşk Hz Ebu Bekir’le Peygamber Efendimizin aşkı zira küffar ordusu bedirde kudurmuş azmış vaziyette iken Ebu Bekir “Ya Rasulallah bana musade buyurunda kuffarın üzerine gideyim” buyurduğunda ”Ya Eba Bekir beni bırakıpta nereye gideceksin zira benim bedenime ve kalbime gelen sıkıntı senin mübarek yüzüne bakmakla izale oluyor.” buyurmuşlardı. Gerçek aşk buydu gerçek muhabbet adeta onda kaybolmak bir olmaktı. Sen ben yoktu biz vardı. Öyle bir aşk vardı aralarında ki Leyla mecnun aşkı yanında hiç kalırdı. Bizler onları örnek alıp onlar gibi olamasak da onların yolundan gitmeliyiz. Aşk oydu.. Gece kimseler yokken o vardı. Hissediyordun, zira sıcaklığı ferahlığı kalbine geliyordu. Onun varlığını bilmek ne güzel şeydi? Onun senle beraber olduğunu seni sana dahi bırakmadığını bilmek anlamak ne güzeldi.ağlayarak secdeye vardıgın mekandan öyle sevinc ve huzur dolu olarak ayrılıyordun ki şimdi kavuşmuştu aşık maşukuna .gercek aşkı tatmıştın gercek mutluluğu Allahım ne büyük saadetdi..varmıydı bunun tarifi?gecelerimiz gündüzlerimiz her an ve dakikalarımız hep o aşkla gecsin bitmesin ilelebet sürsün .sürsünki hayat daha bir anlamlı,sevgi dolu gecsin her bir şeye Rabbimin bana hediyesi bana beni sevdiğinden gönderdi diyebilsin gercek aşkı bulmamız dileğimle sevgiyle kalın ama hak üzere kalın…

Gül Yaprak