Forum Hafızoğlu
Hoşgeldiniz
Ziyaretçi. Kayıt Ol !


E-Kitaplar- Aşagıda Yer Alan Kitap İsimlerine Tıklayarak Sitemiz Üzerinden Okuyabilirsiniz.

| kitapPeygamberimizin Hayati | kitapSevgili Peygamberim | kitapSiyer-i Nebi | kitapKütübü Sitte | kitapZulmün Tarihi | kitapAdabı Muaşeret | kitapAteizm Ve Eleştirisi|
| kitapKıymetsiz Yazılar | kitapYaşayan Hurafeler | kitapNamaz-Oruç-Haç-Zekat-Kurban... | kitapMuhtasar Osmanlı Tarihi | kitapOsmanlıca-Türkçe Sözlük | kitapİslami Sözlük|
| kitapMübârek Gün Ve Gecelerde Yapılması Tavsiye Edilen Duâ Ve İbâdetler|
| kitapSahabelerin Hayatı | kitapDini Bilgiler | kitapYahudiliğin Gerçek Yüzü | kitapAile Saadeti | kitapElmalılı Tefsiri| | kitapÇocuk Eğitimi|
Hıristiyan âdeti olan "favori" üzerine...
Konuyu Değerlendir
  • 27 Oy - 2.44 Ortalama
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5


Konu: 1,019
Mesaj: 3,485
Cinsiyet:
Kıdem: Apr 2006

Doç. Dr. Asaf ATASEVEN, Sabah Gazetesi, 18 Mayıs 1976.
Favori, Fransızca "favorist" kelimesinin lisanımızda kullanılması, erkeklerde sakalların kulak önünde çene köşesine doğru uzatılması[1], yüzün her iki tarafında bırakılan sakal demeti[2] manasına gelmektedir.
Bugün [70'li yıllar] köylüsü, kentlisi, işçisi, memuru, genci, yaşlısı ağarmış saçlısı siyah saçlısı, favori uzatıyor. Bu bir moda mıdır? Acaba ne mana ifade ediyor? Zannediyoruz ki, kimse ne mana ifade ettiğini bilmiyor. Berberler adeta erkeklerin saç ve favori uzatmalarını teşvik edici davranıyor; kadın kuaförlüğü gibi bir erkek kuaförlüğünün doğmasından pek memnun görünüyorlar.

Favori, eski devirlerde Hıristiyan şövalyelerde bir remiz, bir asalet ifadesi kabul ediliyordu. Bir şövalyenin favorisi ne kadar uzunsa o kadar asil yani o kadar Müslüman-Türk öldürmüş demektir. Bunu bilen ecdadımız favoriyi küfrün remzi (işareti) kabul etmişti. Burada bir hatıramı zikredeceğim…

Sene 1958, yedeksubay tabib olarak Erzurum’da görevimi yapıyorum. Cemal GÜRSEL 3. Ordu, Mithat AKÇAKOCA kolordu kumandanı, gayretli bir albayımız var; fakat bıyıktan hoşlanmıyor. Bütün kaytan bıyıklı yedek teğmenlerin bıyıkları kesildi. Sıra bizimkine geldi, bana da bıyıklarımı kestirmem için emir verdi. Ben de,

- "İç hizmet kanunu sarihtir" albayım dedim. Bulduk iç hizmet kanununu beraber okuduk; Vâzı’-ı kanun subaya,”kaş aldırmayı, manikür yaptırmayı, fazla koku kullanmayı, favori bırakmayı” yasaklıyor.”Bıyık tabii olarak bırakılır, uzunluğu hiçbir zaman üst dudak boyunu geçmez, yanlar üst dudak hizasında olur. Üstten alınmaz, alt uçları dudak hizasında kesilir” diyordu.[3]

Ertesi gün buna rağmen bıyıkları bir daha kesmemek üzere kestik. Bu tarihten sonra subaya yasaklanan konular üzerinde düşünür oldum. “Kaş aldırmak. Manikür yaptırmak, koku sürmek”, malum. “Biş yani çenede sakal bırakmak papaz âdeti, ya favori?

O zaman Türkiye'de bir tek favorili insan mevcut değildi. Bir gün Mithat AKÇAKOCA paşa teftişe geldi ve bir brifing yapıldı. Ben paşaya sordum:

- “Paşam iç hizmet kanununda subaya favori neden yasaklanmış?” Paşa,

- “Favori şövalyelikte bir asalet alameti kabul edilmiştir. Şövalyeler Müslüman- Türk öldürdükçe favorilerini uzatırlardı. Bir şövalyenin favorisi ne kadar uzunsa o kadar çok Türk öldürmüş demekti.”dedi.

Favoriyi o zaman öğrenmiştim.

Bugün birçok dostlarımız favori uzatıyor; tabii bilmeden uzatıyorlar. Bazen soruyorum: “Aziz dostum kaç Türk öldürdün?” Ardından da meseleyi izah ediyorum. “Öyle mi?” diye hayret edenler oluyor.

Bazı kimseler “favori uzatmazsanız size bugün medeni insan demezler” diye bilmeden bir kompleksi ifade ediyorlar. Halbuki dedelerimizin âdetleri; onlara sırt çeviriyoruz. Onları yaşatsak. Nerede!..

Bunları nice Avrupalı yapmalı ki, ithal malı gibi bize oradan gelmeli!

Dedelerimizin bir sakalı vardı. Bugün gençlerimiz sakal bırakıyor fakat bu dedelerinki değil, turistlerinki; onlara benzemek gayreti.

Belki bütün bunlar ufak şeyler, teferruat diyecekler olabilir. Her şey ufak olabilir. Ama bu ufaklar birleşir, büyür; milletleri millet yapan örf-âdet ve gelenekleri teşkil eder.


Bugün, örf-âdet ve geleneklerimizi tanımayan bir Anayasa Mahkemesine rağmen, her millet gibi biz de geleneklerimizin yaşadığını, yaşatıldığını görmenin hasreti içindeyiz.


DİPNOTLAR
[1] Danişmend, İ. H., Güntekin, R.N., Delilbaşı A. S. Ve Ataç, N., Fransızca-Türkçe resimli büyük dil kılavuzu, Kanaat Kitabevi, İstanbul, cilt: 1, sahife: 519.
[2] Meydan Larousse cilt: 4, Meydan Yayınevi İstanbul, 1971, sahife: 548.
[3] Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu ve Yönetmeliği.
Bizim yolumuz İman, İslâm ve Ahlâk-ı Muhammedî'yi aşılamaktan ibarettir.
Gâye: Rıza-î İlahîdir.
Vasiyetim olsun; tefrikaya düşmeyiniz. Kavmiyet gütmeyiniz. Ehli Sünnetin gayri olan yanlış yollara sapmayınız.


Ebu’l Faruk Süleyman Hilmi Silistrevi (K.S.)


Beni Bir Ben Bilirim, Birde Yaradan. Bana Bir Ben Lazımım, Birde Anlayan

Alıntı
.
Konu: 7
Mesaj: 9
Cinsiyet:
Kıdem: Jan 2010

Vakıf Guraba Hastanesinin Kıymetli Başhekimi Merhum Prof.Dr. Asaf ATASEVEN, bey'in bu müstesna yazısını Sabah Gazetesi, 18 Mayıs 1976.tarihli nüshasında kesip saklamıştım.Aynı yazıyı " ALEMDAR" kardeşim tekrar gündeme taşıyıp bu güzide sitede yayınladıgı için ayrıca teşekkürü bir borç bilirim.

Bilmeden saçını sakalını bize yakışmayan şekilde bırakan bilhassa talebe kardeşlerimizi bu hususta bilgilendirmek hepimizin görevi olsun. Kötüyü taklit elbette kötüdür ve tasvip edilemez.Biz bize benmeleyiz.Yememiz içmemiz,oturup kalkmamız,giyinişimiz ve herşeyimizle dini ve milli kimliğimizi her zaman muhafaza etmeliyiz. Bu hususta Peygamberi Zîşan Efendimizin de uyarıları oldugu hepimizin malumudur.

Alıntı
.


Benzer Konular...
Konu: Yazar Cevaplar: Gösterim: Son Mesaj
  Yılbaşı Kutlamaları (!) Üzerine Bir Çeşitleme EşkiyA 0 1,144 29-12-2011, 21:11
Son Mesaj: EşkiyA
  Düşmekte Olan Uçakta Ateist Bulamazsınız(Prof. Dr. Mehmet Emin Ay) EşkiyA 0 1,154 23-02-2007, 21:23
Son Mesaj: EşkiyA

Foruma Git:


Bu konuyu görüntüleyen kullanıcı(lar): 1 Ziyaretçi

Türkçe Çeviri : MyBB Türkiye
MyBB, © 2002-2025 MyBB Group.