/
09-11-2006, 19:13
İstihare Namazı
İstihare Namazı
İstihare "hayırlı olanı istemek" anlamına gelir. İnsanlar, kendileri için önemli olan bir karar verecekleri veya bir seçim yapacakları zaman, bazan belki eldeki verilerin yetersizliği sebebiyle veya çeşitli sebeplerle dünya ve ahiret baımından kendileri için hangi seçimin hayırlı olacağını kestiremezler ve bunu bilmek için çeşitli çarelere başvururlar. Mesela, Peygamber imiz'in nübüvetle görevlendirildiği sıralarda Araplar'dan bir kimse yolculuğa şıkmak istendiğinde, bu yolculuğun kendisi için hayırlı olup olmadığını anlamak için fal oklarına başvururdu. Peygamberimiz bu adeti kaldırarak onun yerine istihareyi getirmiş ve şöyle buyurmuştur: (1)
" Biriniz bir iş yapmaya niyetlenince farzın dışında iki rek'at namaz kılsın ve şöyle desin: Ey Allahım, ilmine güvenerek senden hakkımda hayırlısını istiyorum, gücüme güç katmanı istiyorum. Sınırsız lutfundan bana ihsan etmeni istiyorum, gücüme güç katmanı istiyorum. Ben bilmiyorum, ama sen bilyorsun, ben güç yetremem ama sen güç yetirirsin. Ey Allahım! Yapmayı düşündüğüm bu iş, benim dinim, dünyam ve geleceğim açısından hayırlı olacaksa, bu işi benim hakkımda takdir buyur, onu bana kolaylaştır, uğurlu ve bereketli eyle. yok eğer benim, dünyam ve geleceğim için kötü ise, onu benden, beni ondan uzaklaştır. Ve hayırlı olan her ne ise sen onu takdir et ve beni hoşnut ve mutlu eyle!" (2)
Namazda, makbul olanı; ilk rekatta Fatiha ve Kafirun Suresi, ikinci rekatta ise Fatiha ve ihlas suresi okumaktır. İki rek'at namaz kılıp bu duayı yaptıktan sonra, kalbe doğacak istek veya nefretle, yahut yapıcı veya engelleyici sebeblerle işin hayırlı olan tarafı gerçekleşmiş olduğuna kanaat beslenir ve buna rıza gösterilir. Namazı kıldıktan sonra dünya kelamı etmemek, sağ tarafa ve kıbleye doğru yatmak, uymaya çalışırken kalpten "Allah Allah" demek güzel olan şeylerdir. Bu namazı buradan okuyup, tatbik etmek isteyenlerden bir dileğimiz olacak, Yukarıdaki Peygamber efendimizin yukarıdaki duasını kendi sıkıntısına, problemine uyarlayıp kalbinden okuduktan sonra;
3 ihlas ve 1 Fatiha'yı da başta Peygamberimize, sevdiklerine ve Zamanın Sahibine hediye eylesin. Onların yüzü suyu hürmetine bu aciz kulunun anlayacağı şekilde her şeyi aşikar göstersin, perdeleri aralasın diye Allah'a dua etsin. Dua esnasında:
Allah ile konuşur gibi dua etsin,
Etrafını saran melekleri hissetsin,
Dua esnasın da gözlerini kapatsın,
Boynunu büksün,
Allah'ın aciz bir kulu olduğunu hisssetsin.
Birinci defada sonuç alınamazsa üç kere veya yedi defa tekrarlanabilinir.
Sammi olarak yapıldığı takdirde, kalbe doğuş olabilir, istihare sonucu bir ferahlık ve rahatlık olursa o işin hayırlı olacağına, sıkıntı ve darlık olursa olumsuz olacağına işaret edilir. Gündüz yapılacağı gibi, iyice konsantre olunabilmesi için geceleyin yatmadan hemen önce yapılması tavsiye edilir. İstihare için uykuya yatma ve rüya bekleme şartı olmadığıda unutulmasın. Allah bunu samimi olarak isteyenlere bir işaret veya ipucu verir.
O kapısına geleni geri çevirmez. O'nun kapısı umutsuzluk kapısı değildir.
[STRIKE] Ne aradıysam bilki sende bulmuşum.
Senden öncesi yoktu
Seninle var olmuşum.
Sende bütün özlemler.
Sende bütün gelecek.
Beni bende arama.
Ben artik sen olmuşum.[/STRIKE]
.
/
09-11-2006, 19:15
Cvp: İstihare Namazı
İSTİHARE
("GAYB"I, ALLAH’A DANIŞMAK)
"İstihare" İslâmiyette çok önemli bir husustur!. Yapılacak bir işte gaybı bilen Allah’tan danışmak, bütün inananlar için son derece önemli bir imkândır.
Bu yüzdendir ki Rasûlullah aleyhisselâma inanan yakın sahâbesi şöyle derdi:
-Rasûlullah salla'llâhu aleyhi ve sellem bize tüm işlerimizde istihâreyi tavsiye ederdi!."
İSTİHARE NAMAZI
Hazret-i Rasûlullah aleyhi's-selâm'ın tavsiye ettiği "istihâreyi" bize Hazret-i Ebû Bekr, İbn Mes’ûd, Ebû Eyyûb el-Ensarî, Ebû Saîd el Hudrî, Sâ’d bin Ebî Vakkas, Abdullah bin Abbas, Ebû Hureyre gibi birçok önde gelen ashâbı Resûl nakletmekte.
Evet nedir bu nakil?.. Ne buyuruyor Rasûlullah aleyhi’s-selâm:
-Biriniz bir işi ciddî olarak düşünüp karar aşamasına geldiğinde, farzın dışında iki rek’ât namaz kılsın ve ardından şu duâyı yapsın.’
Duâ, yukarıda verdiğimiz metindir.
Namazda bilenler, birinci rek'âtta "kul ya eyyühel kâfirûn" ikinci rek'âtta da "İhlâs" sûresini okurlar
Fâtiha'dan sonra; bilmeyenler de her iki rek'âtta da "İhlâs" okurlar.
Şâyet o gece gerekli ve yeterli işaret alınmazsa, yediye kadar devam etmek icabeder. Çünkü Resûl-i Ekrem, Enes bin Mâlik'e bu konuda şöyle demiştir:
-Ey Enes, Bir işe teşebbüs etmek istediğinde, o iş hakkında yedi kere istihare et. Sonra gönlünden geçen karara, eğilime bak. Çünki hayır, gönüldeki temayüldedir."
Ancak iş acele ise, daha fazla süre de yoksa?.. O zaman iki rek'ât namaz kılıp, istiğfar edip, salâvat getirdikten sonra şu şekilde duâ edilmelidir:
-Allah'ım herşeyi ve bütün gaybı, geçmişi ve geleceği bilen sensin. İçinde olduğum durum da bilgin içindedir. Beni nefsime, kendime bırakma; bana hayrı hissettir ve hayrı kolaylaştır. Beni şerri seçmekten koru ve şer yolunu kapa!. Senin mülkünde ortağın yoktur, her şeye gücün yeter, ben senin kulunum ve sen de benim rabbim olan Arşın âzim Rabbisin. Lûtfen bana yol göster, gerçeği ilham et."
Bundan sonra Allah’a tevekkül edilip, içe doğan biçimde hareket edilir.
İSTİHARE DUASI
Okunuşu:
Allahümme inniy estehıyrüke biılmike estakdirüke bikudretike ve es’elüke min fadlikel azıym. Feinneke takdirü ve lâ akdirü ve talemü ve lâ a'lemü ve ente allâmül guyûb. Allahümme in künte ta’lemü enne hâzel emre hayrün liy fîy diynî ve meâşiy ve âkıbeti emriy fakdürhu liy ve yessirhü liy fiyhi. Ve in künte ta'lemü enne hâzel emre şerrün liy fiy diynî ve meâşî ve âkıbeti emriy feasrifhü anniy veasrifnî ahnü vakdür lilhayre haysü kâne sümme ardınî bihi.
Anlamı:
- Allah'ım ilminle bana hakkımda hayır olanı bildirmeni niyâz ederim. Gücün yettiği için bana güç vermeni isterim. Hayırlı olan tarafın bana açıklanması için, senin o büyük fazlı kereminden dilerim. Çünkü sen güçlüsün, bense güçsüzüm. Sen bilensin, ben bilemem. Gaybın bütün sırlarını bilen sensin.
Allah’ım, eğer.. (işini söylersin).. benim dinim, hayatım, âhiretim için işimin sonucunun hayırlı olduğu bilgin içindeyse, bu işi bana kolaylaştır ve nasib et.Allah’ım eğer.. (işini söylersin). benim dinim, hayatım, âhiretim için işimin sonucunun hayırsız olduğu bilgin içindeyse, beni o işten soğut ve uzaklaştır ve nasib etme.’
İSTİHAREDE GÖRÜLENLER
İstihârede şâyet güzel şeyler görülürse, din büyükleri görülürse, Yeşil, beyaz gibi renkler görülürse, hayra; siyah, mavi, sarı gibi renkler görülürse de o işten uzak durmaya gayret edilir.
İSTİHARE, BİR TÜR OTOKONTROLDÜR!
Özellikle, tasavvufla ilgilenmek istiyenlerin, yanlış bir kapıyı çalmamaları için istihâre ehemmiyetle tavsiye olunur.
Bazıları, zaman zaman kendi durumlarını sorma amacıyla da istihâre yaparak bir tür oto-kontrolda devam ederler.
ALLAH’A SORAN ASLA PİŞMAN OLMAZ !
Şunu unutmayalım ki.
Bize hayır gibi gelip, şiddetle arzuladığımız nice şeyler vardır ki, onlar gerçekte bizim için şerdir. Bize şer gibi gelip, o şeyden uzak durmak için şiddetle direndiğimiz nice şeyler vardır ki, onlar da gerçekte hayırdır. Allah bilir, biz bilemeyiz.
Öyle ise Allah’a soran, kesinlikle bilelim ki, asla pişman olmaz!.
[STRIKE] Ne aradıysam bilki sende bulmuşum.
Senden öncesi yoktu
Seninle var olmuşum.
Sende bütün özlemler.
Sende bütün gelecek.
Beni bende arama.
Ben artik sen olmuşum.[/STRIKE]
.
/
09-11-2006, 19:16
Cvp: İstihare Namazı
İstihare Namazı
Bir iş yapılmak istendiği zaman iki rekat namaz kılıp sonunda Allah'dan hayırlısını istemek mendubdur. Bu hususta Peygamberimiz şöyle buyurdu:
"Sizden biriniz bir iş yapmayı tasarladığı zaman, farzdan başka iki rekat namaz kılsın, sonra şöyle desin:
'Allah'ım! Ben, senin ilmin gereğince senden hayır istiyorum ve senin kudretinle senden kuvvet istiyorum. Senin büyük fazlından diliyorum: çünkü senin gücün her şey'e yeter, benim gücüm yetmez. Sen her şeyi bilirsin, ben bilmem ve sen bütün gaybları kemal üzere bilensin. Allah'ım !Eğer bu ( düşündüğüm....) iş, dinim hakkında, yaşayışım ve işimin akibeti hakkında hayırlıysa, onu bana kolaylaştır, sonra bu işte bana bereket ver. Yok eğer bu iş benim dinim için, yaşayışım için, işimin akibeti için kötüyse, onu benden çevir, beni de ondan çevir. Hayır nerde ise onu bana takdir buyur, sonra beni ona razı kıl' "
(Allahümme inni estehirüke bi-ilmike ve estakdirüke bi-kudretike ve eselüke min fadlikelazim fe inneke takdirü ve la akdirü ve tâlemü vela âlemü ve ente allamül-guyub)
Namazda, makbul olanı; ilk rekatta Fatiha ve Kafirun Suresi, ikinci rekatta ise Fatiha ve ihlas suresi okumaktır.
İki rek'at namaz kılıp bu duayı yaptıktan sonra, kalbe doğacak istek veya nefretle, yahut yapıcı veya engelleyici sebeblerle işin hayırlı olan tarafı gerçekleşmiş olduğuna kanaat beslenir ve buna rıza gösterilir.
Namazı kıldıktan sonra dünya kelamı etmemek, sağ tarafa ve kıbleye doğru yatmak, uyumaya çalışırken kalpten "Allah Allah" demek güzel olan şeylerdir.
Bu namazı buradan okuyup, tatbik etmek isteyenlerden bir dileğimiz olacak, Yukarıdaki Peygamber efendimizin duasını kendi sıkıntısına, problemine uyarlayıp kalbinden evet dilinden değil kalbinden okuduktan sonra 3 ihlas ve 1 Fatha'yı da başta Peygamberimize, sevdiklerine ve Zamanın Sahibine hediye eylesin. Onların yüzü suyu hürmetine bu aciz kulunun anlayacağı şekilde her şeyi aşikar göstersin, perdeleri aralasın diye Allah'a dua etsin. Allah ile konuşsun, etrafını saran melekleri hissetsin, dua da gözlerini kapatsın, boynunu büksün, Allah'ın kulu olduğunu acizliğini hisssetsin. Gerisi Allah'a kalmış. O kapısına geleni geri çevirmez. O'nun kapısı umutsuzluk kapısı değildir.
--------------------------------------------------------------------------------
Mendub : Sevilen, yapılması uygun olan, işlenmesi teşvik edilen iş. Dinen yapılması iyi sayılmakla birlikte yapılmamasında sakınca olmayan ve Resulullah (s.Aleyna Ve Aleykum Selam.)'ın bazan yapıp, bazan terkettiği işler. Güzel bir iş sayıldığı için mendubu işleyen sevap alır, terkeden ceza görmez. Bu değerlendirme Hanefi mezhebine göredir. Sünnet ve müstehab terimlerinide içine alır.
İstihare sünnettir. Danışacak yeri olmayan istihareye yapmalıdır.
Evlenmeden önce, birkaç defa istihare etmeli, Hak teâlâya sığınmalıdır. Nefsin ve kötü kimselerin araya katılmasından koruması için, yalvarmalıdır. Salih, güvenilir kimselerle istişareden sonra, istihare yapmalıdır. Bir muradı olan kimse, abdest alır, temiz bir yere oturur, üç defa salevat-ı şerife okur, sonra her birine Besmele çekerek on Fatiha, sonra onbir İhlas okur, sonra üç defa salevat okur. Sonra sağ yanı üzere, yüzü kıbleye karşı olarak ve sağ elini sağ yanağı altına koyarak yatar, niyet ettiği şeyin iyi veya kötü olacağını bi-iznillah rüyada görür. (Fetava-i Karı-ül-hidaye)
İSTİHARE DUASI
Allah'ım! Senin ilmine göre hayrını diliyorum, kudretinden güç istiyorum, senin büyük fazlını diliyorum. Zira sen kadirsin, ben kadir değilim, sen bilirsin ben bilemem, sen gizlileri bilirsin. Allah'ım eğer sen bu işin benim dinim, geçimim, sonum, şimdim ve geleceğim hakkında hayırlı olduğunu biliyorsan bunu bana takdir eyle, kolaylaştır. Eğer bu benim dinim, geçimim, sonum, şimdim ve geleceğim hakkında şerli ise bunu benden, beni de bundan çevir, hayır nerede ise bana onu nasip eyle, sonra beni onunla hoşnud eyle.Gönlümü ona razı eyle amin. (Buhari:1/155)
İstihare namazı
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Mutluluk, istihare namazı kılmakla gerçekleşir.) [Hakim]
(İstiharede bulunmak ve kadere rıza göstermek kişinin mutlu olacağına, bunun aksi ise, kişinin mutsuz olacağına alamettir.) [Tirmizi]
(Bir işe başlayacağınız veya bir şeyden kurtulmak istediğiniz zaman, iki rekat nafile namaz kılıp [yukarıda bildirilen Arapça duayı okuyarak] "Eğer bu işim [Mesela şununla evlenmem] dünya ve ahiretim için hayırlı ise, bunu bana mübarek eyle. Eğer hakkımda hayırlı değilse, onu benden uzaklaştır ve hayırlı olanı bana kolaylaştır. Beni kazana rıza gösterenlerden eyle, Ya Erhamerrahimin" demelidir.)
İstihare genel mana olarak danışmaktır. Kul kendi sorunları yada yapacağı bir iş hakkında Mevla’ya ibadet ederek ve O’nun zaatına sığınarak, O’ndan dua yardımı ile isteyerek kendi haceti için ona münacatta bulunmaktır.
Bu dinimizde haktır. Mesela bir kişi evleneceği zaman evleneceği kişi hayırlı mıdır, değil midir diyerek düşünürse ve bu konu hakkında Mevla’dan kendisine en hayırlı yolu göstermesi için münacatta bulunursa tabiki Mevla o kişiye en güzel yolu gösterecektir. Bu gayet doğal bir meseledir. Çünkü Yüce mevla kulunun vekilidir. Her kim Mevla’ yı kendine veli edinirse kurtuluşa ermiştir. Allah kendinden yardım talep eden herkese yardım etmektedir. Bu O’nun kendi zatının büyüklüğündendir.
İstihare vesilesi ile kişi rüya yolu ile Yüce mevla tarafından uyarılır ve ikaz edilir. İstihare ye yatan kimse ilk geceden Mevla’dan işaret alamayabilir. O zaman bu durum 7 gün boyunca işaret gelene kadar devam eder.
Dinimizce hak olan istihare herkesin ulaşabileceği bir nimet değildir. Mesela ben en canlı örnek olarak kendimi örnek göstermek isterim. Hangi konu hakkında istihareye yattıysam neden dir bilmem bir türlü olmadı. Bu durumlarda Kamilen Mükemmil olmuş bir Allah dostuna danışmakta çok büyük faydalar vardır. İstihare Yüce Mevla’nın bazı kullarına verdiği bir nimettir. Her kuluna nasip olacak diyede bir şart yoktur. İstihare yolu ile görülen rüyalar çeşitli merhalelerden meydana gelir. Mesela rüyada görünen yeşil ve beyaz renkler hayra, kırmızı ve siyah renkler de şerre işarettir.
Evvela rüya hakkında kısa olarak biraz bilgi sunmak istiyoruz. Neden ? Derseniz cevaben derim ki çünkü istihare büyük çoğunlukta rüya ile gerçekleşmektedir. Rüyalarımızın nelere işaret ettiğini anlamadan tabiki istihare konusuna hakkıyla vakıf olamayız. Hepimizin de bildiği gibi rüya üç çeşittir. 1.Rahmani rüya. 2.Nefsani rüya. 3.Şeytani rüya. Hemen hepsine kısa olarak değinmek istiyorum. Ramani rüya : Allah. C.C’lü Haz. leri tarafından kuluna rüya yolu ile ilhamdır. Salih bir istihare vesilesi ile görülebileceği gibi aynı zamanda kuluna bir ikaz yada tarafından ulaşacak ni’metlerin evvelden müjdeleyicisidir. Kişi bu rüya neticesinde uyandığı zaman kalbi huzur ve ferah içindedir. Rüya anında müthiş bir zevk, tutarlılık, eminlik gibi hasletleri doruk noktalarında hissedilecektir. Bu rüya türü tamamen hayır bir rüya türüdür. Hadisi şeriflerde bahsedilen rüyadır. Nefsani rüya : Buda kişini günlük olaylardan etkilenip bilinç altına yerleşen olayların gece rüyasında terennüm etmesidir. Bu rüya nefsi arzu ve istekleri içerdiği için tamamen hükümsüzdür. Örneğin kişinin genşlik zamanında buluğ çağına gireceği zaman gördüğü rüyalar gibi.... Şeytani rüya : Bu rüyada adındanda anlaşılabileceği gibi şeytani bir rüyadır. Şeytan kişinin rüyalarına müdahale edebilir. Kişiyi kandırmak, yoldan çıkarmak, imanını çalmak yada zayıflatabilmek amacı ile bu tür bir rüya ile kişiye yaklaşabilir. Bu rüyanın alameti ise kişi uyandığı zaman sıkıntı içerisinde korku ve gaflette olacaktır. İnsan bu çeşit bir rüya gördüğü zaman kalkınca sol tarafına üç kere tükürüp “defol pis ve habis lain” demelidir. Şeytani rüyanın vasiflarını açıklarken anladığımız gibi şeytan rüyalara tasarruf edebilir. Bazı büyük Allah dostlarının iştihatlarına göre rüya ile amel edilmez. Fakat salih kimselerin, peygamberlerin, evliyaullahın gördüğü rüyalar müstesna. Kuran- Kerimde geçen Yusuf (Aleyna Ve Aleykum Selam) gördüğü rüya gibi hak ve gerçek rüyalar müstesna. Buradan anlaşılan bir şey vardır ki Rüya haktır. İnsan bu zikrettiğimiz rüya meselesi hakkında ilim sahibi ise ve şeytanın rüyasına ne gibi müdehale edip edemeyeceğinide biliyorsa ve gördüğü rüyada onu emin edip kalbini hoşnut ediyorsa, (Alimlerin tabirleri ışığı altında) gördüğü rüya ile amel edebilir. Tekrar hatırlatmak istiyorum ki Bazı büyük İslam Alimleri Avam tabakasının yada ümmi kimselerin rüyaları ile amel etmemelerini tafsiye eder. (Şahı Nakşibendi K.s, Seyyid Abdulkadir geylani K.s Haz.leri gibi.) Rüya ilmi çok büyük ve derin bir ilimdir. Peygamberlerin ilim cüzlerinden biridir. Onların rüyaları tamamen hak ve gerçektir fakat bizim kisi ne derece sağlıklı olur bilemem. Şahsen ben kendi gördüğüm rüyalara güvenemiyorum. Rüyalarım çok kafama takılırsa ehline anlatıyorum. Yani rüyalar hakkında ilmi olan zaatlara. Çünkü rüya Peygamber (s.a.v) efendimizinde emrettiği gibi her önüne gelene değil, sadece ehline anlatılır. Sonuç olarak istihare ile amel etmenin dini bir açıdan zararı yoktur. Fakat rüyanızı tabir eden kişi çok önemlidir. Bu zaat bir Allah dostu, alim, abid, yada zaitse evet derim. Fakat bu ilme sahip olmayan kişilerse bu sizin için çok sakıncalı olabilir. Ehline tabir ettirilmeyen rüya fayda verecekse bile zarar verebilir. Rüyalarınızı ehlinden başkasına anlatmayınız. Kötü ve korkutucu rüyalarınızı kimseye anlatmayınız ve uyanınca solunuza üç kere tükürüp “defol pis ve habis lain” deyiniz. Keraat vakitlerinde rüya anlatmayınız. Seher vakti ve öğlen namazından sonra görülen rüyanın doğruluk derecesi daha fazladır. Bizim gibi avam ve ümmi tabakasına ait kimselerin gördüğü rüyalar, hakkımızda hayırlıda olsa hayırsızda olsa önemli değildir. Çünkü başımıza bir olay gelecekse veya bir nimete kavuşacaksak bu rüyada gördüğümüz için değil, ilk yaradıldığımızda takdir olunan olduğu içindir.
[STRIKE] Ne aradıysam bilki sende bulmuşum.
Senden öncesi yoktu
Seninle var olmuşum.
Sende bütün özlemler.
Sende bütün gelecek.
Beni bende arama.
Ben artik sen olmuşum.[/STRIKE]
.
|