İki arkadas bir gece yürüyerek
eve dönerlerken, bir tanesi, biraz macera olur eğleniriz
düşüncesiyle ilerideki mezarlığa girip kestirmeden gitmeyi
önerir ve diğeri de hemen kabul eder. Mezarlığın içine
girerler ve yürümeye başlarlar. Çok derinlerden "tong tung"
diye garip seslerin geldiğini farkederler.İki arkadaş bir
taraftan tırsarak bir taraftanda tırstıklarını birbirlerine
belli etmeyerek yürümeye devam ederler ama bu korkunç ses
onlar yürüdükçe artmaktadır. Epey ilerledikten sonra ilerideki
sis bulutunun arkasında bir kıpırtı görürler. İyice
tırsmışlardır artık ama "erkeklik" ya, yürümeye devam ederler.
Sis biraz dağıldığında, farkederler ki, bir mezar başında bir
yaşlı bir adam, elinde çekiçle mezar taşına birşeyler yazmaktadır.
Bunu gören iki arkadaş, müthiş bir şekilde rahatlayarak sorarlar
adama :
"Üf yahu amca, bu saatte çalışılır mı? Biz de seni hayalet
sanıp korkmuştuk !"
Yaşlı adam da şöyle bir kafasını kaldırıp gençleri süzdükten
sonra sinirle homurdanır :
Adımı yanlış yazmışlar evlat!!!
eve dönerlerken, bir tanesi, biraz macera olur eğleniriz
düşüncesiyle ilerideki mezarlığa girip kestirmeden gitmeyi
önerir ve diğeri de hemen kabul eder. Mezarlığın içine
girerler ve yürümeye başlarlar. Çok derinlerden "tong tung"
diye garip seslerin geldiğini farkederler.İki arkadaş bir
taraftan tırsarak bir taraftanda tırstıklarını birbirlerine
belli etmeyerek yürümeye devam ederler ama bu korkunç ses
onlar yürüdükçe artmaktadır. Epey ilerledikten sonra ilerideki
sis bulutunun arkasında bir kıpırtı görürler. İyice
tırsmışlardır artık ama "erkeklik" ya, yürümeye devam ederler.
Sis biraz dağıldığında, farkederler ki, bir mezar başında bir
yaşlı bir adam, elinde çekiçle mezar taşına birşeyler yazmaktadır.
Bunu gören iki arkadaş, müthiş bir şekilde rahatlayarak sorarlar
adama :
"Üf yahu amca, bu saatte çalışılır mı? Biz de seni hayalet
sanıp korkmuştuk !"
Yaşlı adam da şöyle bir kafasını kaldırıp gençleri süzdükten
sonra sinirle homurdanır :
Adımı yanlış yazmışlar evlat!!!
____________________________________
En büyük felaketler içinde bile ümidini kaybetme, unutma ki ilik, sert kemiğin içinden çıkar. (Hafız Şirazi)
.