Nasibimiz kalmadı yüreksizlerin mekanlarında, bir an bile bizi
buralarda istemezler. Bir nisan yağmurunun taneleri toprağa işlemesi
gibi, kaybolup gidelim buralardan. Ruhsuzların mekanlarında kalmak
istemezsin bilirim benim gibi, buralarda eriyip, kaybolup, yok olup
kalmak istemezsin bilirim. Yok olmaktan korkarsın bilirim, ellerinden
tutmak istersin yüreksizlerin bilirim, yüreksizleri bağrına basmak
istersin bilirim, onlardan ayrılmak istemezsin bilirim ama, onlar seni
buralarda istemezler. Yüreksizler bizi kovmadan biz, kendimiz gidelim
buralardan yüreğim.
Gidelim yüreğim buralardan!
Yüreğim erimek kaybolup yok olmak sana yakışmaz bilirim, bana yakışır.
Sen "HİÇ" olmadan gidelim buralardan yüreğim. Bir seher vakti, ansızın
çıkalım gidelim yüreğim buralardan. Kaybolan sabahlar gibi, umutsuz
kalan dünler gibi gidelim buralardan. Yalnız kalan bir anka kuşu gibi
biz de yalnız kalsak da gidelim buralardan. Umutsuz kalsak da
varacağımız yerlerde gidelim buralardan yüreğim. Yüreğim ağlayarak
gidelim buralardan. Gözlerimizin yaşlarını silmeden gidelim
buralardan. Toprağa düşen yaşlarımız gibi gidelim buralardan.
Gözlerimiz buralarda kalacak bilirim. Dedim ya buralarda nasibimiz
kalmadı, nasibimizin olacağı yerlere gidelim yüreğim. Yüzümüz yere
sürülür buralarda. Meydanlarda kaldık, sokak aralarında kaldık,
kuytularda kaldık yüreğim. Kapılarda takılı kaldık, geçit vermediler
yüreğim. Aç kalan çocukların yüreklerinde kaldık. Neden ve nasıl
çocuklarını kaybettiklerini dahi bilemeyen annelerin yüreklerinde
kaldık yüreğim. Düğümlenen boğazlarda kaldık yüreğim bilirim.
Mazlumluktan eriyen ciğerlerde kaldık yüreğim. Donup kalan, kilitlenen
düşüncelerde kaldık yüreğim.
Helalleşelim gece yarılarında üzerinden dolaştığımız kaldırımlarla.
Helalleşelim karanlıklarda rahatsız ettiğimiz köpeklerle. Ürküttüğümüz
kedilerden helallik isteyelim. Kendimizi yem atarak avuttuğumuz
güvercinlerden helallik dileyelim yüreğim. Kanatlarına takılıp
dolaştığımız martılardan da helallik isteyelim yüreğim. Yüreğim
seninle beraber kaldığım zamanlarda baktığımız, o masmavi, bakmaya
doyamadığımız denizden de helallik isteyelim yüreğim. Yüzümüze vuran
rüzgardan da helallik isteyelim. Senin de kendini kaptırdığın, benim
de kendimi kaptırdığım doğadan helallik isteyelim ve gidelim
buralardan yüreğim.
Bir gece vakti insanlardan kaçarak gidelim buralardan. Vakitsiz bir
vakitte gidelim. Zamanın zaman, mekanın mekan olmadığı biranda gidelim
buralardan.
Gidelim buralardan, nereler, neler, nasıl ve kimlerin
olduğu önemli olmayan ama yüreği olanların mekanlarına gidelim.
Yürekleri ile nefes alanların olduğu yerlere gidelim. Yürekleri "HİÇ"
olmayanların yanlarına gidelim yüreğim. Yüreğim sadece yüreğiyle
görenlerin memleketlerine gidelim. Yüreğim öyle bir memlekete gidelim
ki, sadece senin var olduğun memlekete gidelim yüreğim.
Ben bilirim "YOK" olduğumu. Ben bilirim "HİÇ" olduğumu yüreğim. Yüreğim "SEN",
"BEN" olmadan gidelim buralardan. Yüreğim senin sen olduğun memlekete
gidelim ve kalalım yüreğim orada. Kalalım yüreğim orada, bir daha da
geri dönmeyelim. Evet, bir daha geri dönmeyelim yüreğim. Yüreğim, sen
de, ben de toprak olmadan gidelim. Son bir kez haykıralım, yüreğim sen
de ne varsa boşaltalım ve arkamıza bakmadan gidelim yüreğim.
Güneş sabahleyin batıdan doğmadan önce gidelim buralardan. Başımız
dik, alnımızda eskilerde kalma izler, kalplerimizde hiçbir yara
hissetmeden, arkamıza bakmadan.
Yüreğim gidelim buralardan!
Şimdi, hemen...
beni bir ben bilirim birde yaradan,bana bir ben lazımım birde anlayan.hz mevlana----------------------------------------------------------------------------------
.