nlove:Acı çekmenin sonu yokmuş anladım. Yaran bir yerlerde sürekli kanıyor. Yaralı olan nerelerim varsa hepsi bağırıyor acıyla “yardım et” diye. Hiçbir şey yapamıyorum. Elim kolum bağlı. Tıpkı ayrılığımıza engel olamadığım zamanki gibi. Hiçbir şey söylemeden gidilmezdi ya aslında. Sen gittin! Beklide buydu doğru olan. Bir şeyler söyleyip de gitsen ne değişecekti. Son ve anlamsız birkaç cümle. Olmadı, yapamadım yada seni hak etmiyorum gibi acıma tuz basacak saçma sapan birkaç cümle işte.
İyi oldu iyi. İyi ki hiçbir şey demeden gittin. Böylece daha değerli hissettim kendimi. Kıyamadı dedim. Cesareti kırılsın istemedi dedim. Gözlerime baka baka gidemezdi, belki vazgeçer kalırdı, kalınca da yapamazdı dedim. Belki daha büyük anlaşmazlıklar, kırgınlıklar yaşardık, belki de nefret ederdik bir gün birbirimizden, düşman olurduk, iyi oldu böylesi dedim. Haklıydı dedim. Sevginin dorukta olduğu bir anda çekip gitti, aşkımız hiç bitmeyecek dedim. Avuttum kendimi. Dönmen için umut biriktirdim gönlümde. Bir gün hiçbir şey söylemeden döneceksin diye her gün biraz daha ümit ettim. Yaşayamadığımız binlerce hayalin özlemiyle dönecektin bir gün bana…
Dokunamadın hiç bana aşkla. Ve dokunamadım sana aynı tutkuyla. Sımsıkı sarıldığımda sana karşılık veremedin bir kez olsun. Sen sarıldığındaysa ben geride durdum hep. Karşılıklı ve içten sarılmalara özlem doluyuz.
Bunun için döneceksin bir gün…
Her öpmek istediğinde beni cevabı saçma olan sorularla bunalttım seni. Ve ben her öpmek istediğimde seni cesaret bulamadım. Her şeyi bir kenara bırakıp doyasıya öpemedik birbirimizi.
Bunun için döneceksin bir gün…
Özleyip her telefon açtığımda sana kısa ve soğuktu konuşmaların. Sen her özleyip aradığında ise mutlaka altında bir şey aradım. Birbirimizden öte köy yoktu, anlayamadık. Özlemi dindirecek bir konuşma bile yapamadık.
Bunun için döneceksin bir gün…
Beraber ağlayamadık. Koşamadık el ele sahillerde. İzleyemedik güneşin doğuşunu, batışını. Yağmurda ıslanamadık. Beraber uyuyamadık uyanamadık. Öyle çok şey yapamadık, öyle eksik kaldık ki özlem doluyuz. Yaşamak gibi ölmekte seninle olmalı. Sensiz yaşamaya mahkum etsen de beni, sensiz ölmeyeceğim. Hiç olmazsa seninle ölmek için bekliyorum seni.
İşte bunun için döneceksin bir gün geri…
dÖnEcEkSin....değil mi???
-yemin-
İyi oldu iyi. İyi ki hiçbir şey demeden gittin. Böylece daha değerli hissettim kendimi. Kıyamadı dedim. Cesareti kırılsın istemedi dedim. Gözlerime baka baka gidemezdi, belki vazgeçer kalırdı, kalınca da yapamazdı dedim. Belki daha büyük anlaşmazlıklar, kırgınlıklar yaşardık, belki de nefret ederdik bir gün birbirimizden, düşman olurduk, iyi oldu böylesi dedim. Haklıydı dedim. Sevginin dorukta olduğu bir anda çekip gitti, aşkımız hiç bitmeyecek dedim. Avuttum kendimi. Dönmen için umut biriktirdim gönlümde. Bir gün hiçbir şey söylemeden döneceksin diye her gün biraz daha ümit ettim. Yaşayamadığımız binlerce hayalin özlemiyle dönecektin bir gün bana…
Dokunamadın hiç bana aşkla. Ve dokunamadım sana aynı tutkuyla. Sımsıkı sarıldığımda sana karşılık veremedin bir kez olsun. Sen sarıldığındaysa ben geride durdum hep. Karşılıklı ve içten sarılmalara özlem doluyuz.
Bunun için döneceksin bir gün…
Her öpmek istediğinde beni cevabı saçma olan sorularla bunalttım seni. Ve ben her öpmek istediğimde seni cesaret bulamadım. Her şeyi bir kenara bırakıp doyasıya öpemedik birbirimizi.
Bunun için döneceksin bir gün…
Özleyip her telefon açtığımda sana kısa ve soğuktu konuşmaların. Sen her özleyip aradığında ise mutlaka altında bir şey aradım. Birbirimizden öte köy yoktu, anlayamadık. Özlemi dindirecek bir konuşma bile yapamadık.
Bunun için döneceksin bir gün…
Beraber ağlayamadık. Koşamadık el ele sahillerde. İzleyemedik güneşin doğuşunu, batışını. Yağmurda ıslanamadık. Beraber uyuyamadık uyanamadık. Öyle çok şey yapamadık, öyle eksik kaldık ki özlem doluyuz. Yaşamak gibi ölmekte seninle olmalı. Sensiz yaşamaya mahkum etsen de beni, sensiz ölmeyeceğim. Hiç olmazsa seninle ölmek için bekliyorum seni.
İşte bunun için döneceksin bir gün geri…
dÖnEcEkSin....değil mi???
-yemin-
Уąģ쵴Ļµ کǿќàĶĻąŕđá HàЧąţĮмĮ λгıЧǿŗųм
.