Adamın biri artık karısının eskisi kadar iyi duymadığından korkuyormuş ve
karısının işitme cihazına ihtiyaç duyduğunu düşünüyormuş.
Ona nasıl yaklaşması gerektiğinden emin değilmiş. Bu durumu konuşmak için
aile doktorunu aramış; doktor adamın karısının ne kadar duyduğunu
anlayabilmesi için basit bir yöntem önermiş.
"Yapacağın şey şu, karından 40 adım ileride dur, normal bir konuşma
tonuyla bir
şeyler söyle; eğer duymazsa 30 adım ilerisinde aynı şeyi tekrarla,sonra 20
adım;
cevap alana kadar aynı şeyi tekrarla"
O akşam karısı mutfakta akşam yemeğini hazırlarken adam işlemi uygulamaya
koymuş.
40 adım uzaklıktan karısına normal bir konuşma tonuyla seslenmiş "Hayatım
bu akşam yemekte ne var?"
Cevap yok
Mutfağa biraz yaklaşmış. Mesafeyi 30 adıma indirmiş ve soruyu tekrarlamış
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?"
Gene cevap yok
Mutfağa biraz daha yaklaşmış, mesafe 20 adım ve tekrar sormuş "Hayatım bu
akşam yemekte ne var?"
Hala cevap yok
Adam mutfağın kapısına gelmiş artık mesafe iyice azalmış ve soruyu
tekrarlamış
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?"
Gene cevap alamamış
Bu sefer karısına iyice yaklaşmış ve aynı soruyu tekrar sormuş "Hayatım bu
akşam yemekte ne var?"
"Hayatım beşinci kez söylüyorum, Tavuk"
Hikayenin ana fikri:
Belki de genelde düşündüğümüz gibi problem daima karşımızdaki kişilerde
olmayabilir.
Aynı dili konuşanlar değil,
Aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir.
Alıntıdır...
karısının işitme cihazına ihtiyaç duyduğunu düşünüyormuş.
Ona nasıl yaklaşması gerektiğinden emin değilmiş. Bu durumu konuşmak için
aile doktorunu aramış; doktor adamın karısının ne kadar duyduğunu
anlayabilmesi için basit bir yöntem önermiş.
"Yapacağın şey şu, karından 40 adım ileride dur, normal bir konuşma
tonuyla bir
şeyler söyle; eğer duymazsa 30 adım ilerisinde aynı şeyi tekrarla,sonra 20
adım;
cevap alana kadar aynı şeyi tekrarla"
O akşam karısı mutfakta akşam yemeğini hazırlarken adam işlemi uygulamaya
koymuş.
40 adım uzaklıktan karısına normal bir konuşma tonuyla seslenmiş "Hayatım
bu akşam yemekte ne var?"
Cevap yok
Mutfağa biraz yaklaşmış. Mesafeyi 30 adıma indirmiş ve soruyu tekrarlamış
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?"
Gene cevap yok
Mutfağa biraz daha yaklaşmış, mesafe 20 adım ve tekrar sormuş "Hayatım bu
akşam yemekte ne var?"
Hala cevap yok
Adam mutfağın kapısına gelmiş artık mesafe iyice azalmış ve soruyu
tekrarlamış
"Hayatım bu akşam yemekte ne var?"
Gene cevap alamamış
Bu sefer karısına iyice yaklaşmış ve aynı soruyu tekrar sormuş "Hayatım bu
akşam yemekte ne var?"
"Hayatım beşinci kez söylüyorum, Tavuk"
Hikayenin ana fikri:
Belki de genelde düşündüğümüz gibi problem daima karşımızdaki kişilerde
olmayabilir.
Aynı dili konuşanlar değil,
Aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir.
Alıntıdır...
Ey Nefsim! Görüyorum ki tamamen dünya ile haşır neşir oldun tamamen ona bağlandın. Ondan hiç ayrılmak istemiyorsun. Gittikçe dünya muhabbeti ve mal hırsı her yanını sarıyor. Bir gün ölüm gelip seni biriktirdiğin maldan ve sevdiğin dünyadan ve dostlarından, arkadaşlarından ayıracağını düşünemez oldun. Öfke ile kalp kirdin, bilmezmisinki bir kalp kirmak kabeyi yikmak gibidir?
bilmezmisin???
bilmezmisin???
.