[S_MecnuN]

Ben, hüzünlerime geri dönüyorum...

--------------------------------------------------------------------------------

Yine mi dönüyorum hüzünlü saatlere? Oysa geceye beş kala
çağırışlarını duymuştum. Belki sensindir diye bir umut kapladı içimi.
Nafile, sana uzanan bütün yollar kapalı...öğrendim, evet geç de olsa
öğrendim bunu. Çok geç olsa da...

Uzaklardan bir ses olmak istedi bir dostum, uzaklardan bir el...
Üşüme diye. Olamadı, olamazdı, yokluğun her şeyden daha soğuktu.
Yokluğun soğuk, yokluğun buz gibi...

Hani; öyle üşürsün ki, artık hiç bir şey hissetmez uzuvların,
uyuşur kalır da manasız bir donukluğun çizgileri oluşur, ardından
bir kabuk içindeki parçalanmayı döker, ezip de geçer tüm bedenini,
acısı en derinden gelir de yakar her yerini...

İşte ben de öyle üşüdüm gece yarısını beş geçe...
Manasız buluyorum sanki artık her şeyi.

Sevgi deseler sadece bir iç çekebilirim,
sonra gülüp geçerim gibi geliyor.

Aşkı sorsalar, aynı dili mi konuşuyoruz diye
anlamsızca bakabilirim gözlerine...

Anlatın derim durmayın, bırakın tüm şiirleri, şarkıları, masalları...

Dokunabilir miyim aşka, dokunabilir miyim ellerimle diye sorarım,
geçer mi üşümesi yüreğimin, geçer mi üşümesi içimin...

Aşk dediğiniz şey gelince ansızın, anlar mı beni aşkla gelen,
beni ben oldugum için mi, kendi var ettigi için mi ister...
Varolanlara, benden kalanlara hoş geldin mi der,
yoksa bir iki zaman sonra herkes gibi o da mı çekip gider...

Bakışlarım dondu sanki, yüreğim donunca. Nasıl da manasız
bakıyorum etrafa. Görmesin istiyorum hiç kimse gözlerimi,
görmesin hiç kimse hüzün tanelerimi...

Susuyorum artık derin derin. Nasıl da konuşmak istiyorum oysa.
Saatlerce susmadan konuşmak istiyorum. Tüm biriktirdiklerimi
en başından başlayıp sonuna kadar anlatmak istiyorum.
Anlatmak yetmez biliyorum, anlaşılmak da istiyorum...

Bir el istiyorum başımda...
Saçlarıma dokunsun istiyorum, tüm bedenimden söküp alsın
yalnızlığımı tılsımıyla... Bir el istiyorum dokunsun saçlarıma
yumuşacık ve alsın tüm donuklukları usulca.

Bir göz istiyorum gözlerimde...
Anlamsız bakan gözlerimin içini görsün, hala arkalarda kalmış
ışık huzmelerinin içine dalsın, çıkarsın tüm umutlarımı
eski sandığın içinden, açsın da ışığı ile umut olsun yollarıma,
yolum olsun yordamım olsun istiyorum...

Bir omuz istiyorum...
Başımı yaslayıp uzun uzun ağlayabileceğim. Yıllardır biriktirdiğim
hüzün tanelerini tek tek dökebileceğim bir omuz istiyorum.
Ona yaslanınca her şeyi unutmak istiyorum, sıcacık olmak...
İçimi huzur kaplasın istiyorum, hiç konuşmadan saatlerce
orada kalmak, hiç konuşmadan anlaşılabilmek istiyorum...

Biliyorum, ne de çok sey istiyorum...
Bunların sadece puslu bir hayal olduğunu da biliyorum.

Seni bende var edişimi, aslında sadece bende olduğunu,
aslında sadece bir hayal olduğunu çok iyi biliyorum.

Ama yine de seni çok özlüyorum,
yine de çok üşüyorum, ve yine de seni istiyorum...

Ben, hüzünlerime geri dönüyorum...

[S_MecnuN]

seninlede olmuyor
sensizde
ne seninle yapabiliyorum
nede sensiz
bunun orta yolu var mı bilmiyorum
ama ben senden uzakta
yeni bir hayata başlıyorum
anlayacağın özüme geri dönüyorum
şimdilik hüzünsün bende
sadece kocaman bi rüzüntü yığını
merak etme
sende geçersin bende
bu kalp neler atlattı senide atlatır
sen hiççç merak etme

[S_MecnuN]

Çok mu geç kaldım?
Çok mu zaman geçti sevmek için?
Bilmem ki nedir bu bahtımın oyunu?
Hep mi mutsuzluğa mahkumum?
Çok mu seviyorum acaba?
Çok mu değer veriyorum?
Çok mu şey istiyorum senden?

Belki de çok sıktım seni,çok üstüne geldim.
Kıskandım belki de!
Korktum seni kaybatmekten,
Belki de kaybettim kendimİ.

Vazgeçmedim seni sevmekten.
Hep umutla bekledim.
Ama artık tükendi umutlar,tükendi zaman.

Çok geç geri dönmek için,
Sevmek için çok geç.

Seni sana bırakıyorum
Bense;
Kendimi sensizliğe mahkum ediyorum
__________________
aşkla oyun olmaz
hele bir kızın gururuyla asla
benim aşkım tek bir sözle biter
UNUTMA!!!

[S_MecnuN]

Nefretimden Sevgiyle...

Bu sondu…
Gelmeyeceğim bir daha kapına
Ve bir daha gülen gözlerine bakmayacağım
Sen de hatırlamayacaksın belki
Çocukçasına sevişmelerimizi
Birbirimizin başına yastık oluşlarımızı
Dostlarım sormayacak seni benden
Unuttuğum birkaç anıya sayarım belki seni
Ve adım gibi biliyorum
Ölümüm olacak bu ayrılık
Sen bir başkasının hayaliyle tutunursun şu garip hayata
Ve hep beklediğim bir meleğin fısıltısı olur benim dönüşüm…

Sen hiç olmazsın bu hayatta
Meleğin gözleri yeter karanlıklarımı dağıtmaya
Sesiyle unuturum yalan dünyayı
Senin gibi olmaz biliyorum
Lanetler savurmaz,
Çiçekler serper sevildikçe
Esirgemez senin gibi sevgi tanelerini
Ya da dirhem dirhem değil
Kucak dolusudur tebessümle sunduğu…
Sevda Çiçeğim benim derdim sana
Bütün çiçekler sevdan için derdim
Ve hiç tereddütsüz uzatırdım hatırlarsan,
Çiçeklerden güzel Yârim için o sevgi demetlerini…
Ve senin ellerin titrerdi.

Şimdi gülüyorum o günlere
İnanmayacaksın belki de
Öylesi kahkahalar ki sonu hep ağlamaklı bitiyor…
“Tafralarını savurma, kızma” diyeceksin yine
Lanet Olsun sana ve senin sevgine
Ve bütün lanetlerin en beteri de kalbime
Sen misin “Bir Tanem” diyen?
Sen misin “Beni Unutma” diyen?
Sen misin kahrolası bir fırtınada kaybolup giden?

Şimdi çaresizlikler sarmış başımı
Tek bir sebep için
Ve bütün sebepler de senin için
Anlıyor musun Sevda çiçeğim?
Anlıyor musun Meleğim?
Boş ver, zorlama kendini
Anlayamazsın istesen de
Sensin Meleği içimdeki fırtınanın
Anlıyor musun şimdi?
Tesadüfi, rastlantısal değildi beni sana bağlayan
Bilmiyorum nereye varır bunun sonu
“Aşk iki kişiliktir, ölümdür yalnız yaşanan” derler ya
Sabret Meleğim
Yakındır senden kaçışım,
Kendimden kaçar gibi değil bu telaşım
Bu defa şaşırmam hedefi
Sadece sen yaşarsın pişmanlığı
Bil bunu, sensin bunun suçlusu
Kim bilir?
Bu defaki rastlantı başka olur belki
Acıyarak değil nefretle anarsın adımı
Kan yüzüne sıçrayınca ancak kendine gelirsin
Yine aynı nakarat
Onu da orada bırakırsın
Bir zamanlar benim cesedimi bırakıp,
Vurdum duymaz kaçışın gibi…
Bir tek sözcük deyiverirsin yine
Üzgünüm…

[S_MecnuN]

gözümden iki damla yaş düştü
biri benim diğeri senin.
sadece ben ağlıyorum ikimizin yerine
sadece ben yanıyorum ikimizin yerine
neden bu çaresizlik?
neden bu imkansızlık?
yeterince bedel ödemedimmi ikimizin yerine?
daha nekadar yanacak canımız?
nekadar ayrı kalacağız?
zorda olsa geçiyor zaman,alışıyor gönül acıya.
senle doğmadım senlede ölmem sonunda.
ama isterdim senle son bulsun hayat.
zaman senle durdu zaten en başta
canım elveda

[S_MecnuN]

Dediğin Olsun
Ey sevdiğim güzel, benle dalaşa
Girme mi diyorsun ? Dediğin olsun...
Öfke oklarını yay gibi kaşa
Germe mi diyorsun ? Dediğin olsun...

Ne demiştin bana sen geçen salı,
Kesiyorsun şimdi bindiğin dalı,
Sakın ha bir daha, yoluma halı
Serme mi diyorsun ? Dediğin olsun...

Sanma ki arzumdu düşmen bu hale,
Ne yapayım sen de kaldı ihĢle,
Bundan sonra bana ne gül ne lĢle
Derme mi diyorsun ? Dediğin olsun...

Yarın da var amma, unutma dünü,
Yok yere harcama şu genç ömrünü,
Değmem ben, kaptırma bana gönlünü
Verme mi diyorsun ? Dediğin olsun...

Dayanırsın elbet kışa soğuğa,
Fakat sığmaz bu yük iki koltuğa,
Sen kim, mesut olmak kim, mutluluğa
Erme mi diyorsun ? Dediğin olsun...

Akıntıya karşı çekilmez kürek,
Kolay değil ki bu, güç kuvvet gerek,
Aşk çile demekmiş, yok bende yürek
Sevme mi diyorsun ? Dediğin olsun...
__________________

[S_MecnuN]

Gitme!
Figan düşer denizlere sular çekilir
yağmur yağmaz vahalardan kirpiklerime
bir rüzgar hıçkırır tenhada, bir dal kırılır
boynunu büker sabah kervanları, kelebekler ölür.
Gitme!
Bir yıldız küser göğüne, içini çeker bir çocuk
şaşırır yönünü rüzgarlar
bütün pınarların suyu çekilir
solar nazlı çiçekleri kalbimin, üzülürüm.
Gitme!
Öksüz kalır içimdeki imge dağları
saçlarını öpen seher yeli, çoban yıldızı
bir daha turnalar geçmez, bülbüller ötmez
çiçekler açmaz bahçemde ah, gülüm!
Gitme!
Acılara mahkum olur yüreğim
ardında fırtınalar kalır, ayrılıklar, anılar, yanlızlıklar
boynu bükük aşklar, gözü yaşlı şarkılar
alışamam yokluğuna, yokluğun ölüm.
Gitme!
İçimdeki bütün vagonlar devrilir
bir kar yağar istasyonlara, üşürüm.
Gitme!
Kal, menevşeler açsın dağlarda
sevince dönüşsün gökyüzü
iki çığlık arasında bırakma beni ah gülüm
yokluğuna alışamam, yokluğun ölüm.
Gitme!
Bütün ormanlar ateşe verilir
kuşlar da gider, bu kent de
ölürüm.

[S_MecnuN]

Kalbın İsyanına Hiç Yenıldın mi,? ?

Her gece yolları kollarmısın ki
Kadere sitemler yollarmısın ki
Of of of diyerek Saçlarını sen
Tutam tutam tutup yolarmısın ki,
Çaresiz sevmeyi bilirmisin ki-?

Her akşam çekilip'te bir köşeye
Söyle, gizli gizli sen ağlarmısın
Of of of diyerek dertli bağrını
Ateşler içinde hiç dağlarmısın
Sevenin halınden sen anlarmısın-?

Karşında hayalle konuşurmusun
Her akşam oluşta sen ölürmüsün
Of of oof diyerek garip başını
Taşlardan taşlara vuruyormusun
Sevenin halınden anlıyormusun,?

Yanan mum misali hiç eridin mi
Sevdiğin uğruna sen delirdin mi
Of of oof diyerek azrail'e sen
Bağrını açıpta hiç gerildin mi
Kalbin isyanına hiç yenildin mi..?

[S_MecnuN]

Seni sevdiğimi nasıl anlatmalı?
Sevdalar anlatılırmı?
Duyduğum ızdırabı anlata bilsem,
Çekmeyen halimden anlarmı?...
Her gece kayan yıldız,
Pencereme düşen ay,
Hiç susmayan dalgalar,
Söyleyin, siz söyleyin!
Anlatabilsem,
Beni bir parça olsada anlarmı?...

[S_MecnuN]

DuDakLaRıMdAn AvUçLaRıMa DöKüLen KaN

Seni sensiz yaşamak ne kadar zormuş be sevgili
Sensizlik ölümle eş değermiş,
Sensizlik fişi çekilmeyi bekleyen hastalara benzetilmekmiş
Sensizlik üşümekmiş, karanlıklara sürüklenmekmiş
Şimdi anlıyorum ki, seni sevmek doğayı sevmekmiş,
Seni sevmek hayatı sevmekmiş,
Seni sevmek anneyi, babayı sevmek kadar yüceymiş
Ben bilemedim sevgili, bilemedin sensizliğin bu kadar acı olduğunu
Ah! Sevgili, sen gittiğin de nerden bilebilirdim,
Dudaklarımdan gelen kanın avuçlarımın arasına döküleceğini,
Sen şimdi uzaklardasın ya sevgili,
Hani ben şimdi sensizim ya,
Senin yokluğun ölüm bana,
Ha bir ölü, ha ben yani...
Hiçbir farkım yok aslında ölü bir insanla....
Şimdi söylesene sevgili, ben sensiz nerelere gideyim.
Kimlerin kollarında seni bulayım,
Kim üşüdüğüm de beni ısıtsın,
Ben söyleyeyim mi sevgili
Aslında senin yerini dolduracak kimsem yok,
Kimsenin de olacağını sanmıyorum ya,
Hani yarım bırakmak da, bırakılmak da yoktu,
Hani beraber ölüme gidecektik,
Hani nerde sözünü tutamadın.
Sen bir kere öldün, ben ise senin yokluğunda her gün ölüyorum.
Ama sevgili ne var biliyor musun?
Galiba yavaş yavaş yaklaşıyorum sana,
Rabbim, çektiğim acılara karşılık beni de almaya karar verdi.
Neden dersen, canım söyleyeyim hemen sana,
Artık her seni andığım da, acıdan değil mutluluktan ağlıyorum,
Her seni hayal ettiğimde, gülücükler yolluyorum etrafa,
Dudaklarımdan damla damla kan geliyor avuçlarımın arasına,
Ama ben bundan dolayı yine de isyan etmiyorum Allah’a....
Biliyorum ki, ölümüme az bir zaman kaldı.
Biliyorum ki, yakın bir vakitte bende yanında olacağım.
Ve biliyorum ki, Rabbim burada olmasa da orada bizi ayrı koymayacak.
Bak gördün mü?
Bir melek yaklaştı bile bana doğru gelen...
Hazırlanmamı ve seni beklediğimi söylüyor.
Ne yani, sen şimdi beni her daim görüyor muydun?
Her daim yanımda mıydın?
Demek öyle he, ben de benle değilsin sanıyordum.
Rabbim, sana şükürler olsun ki,
Sevdiğime kavuşturuyorsun beni...
Ah! Sevgilim, biraz daha bekler misin?
Dudaklarımdan avuçlarımın arasına dökülen kanı temizleyeyim,
Yani beni ilk gördüğün gibi görüneyim.
Saçlarımı da toplayayım,
Açıkçası güzel görüneyim.
Evet sevgili, geldim işte yanına....
Bırakın melekler beni,
Bırakın da, bunca senenin özlemini bir sarılma da yok edeyim